Hiç istemediğiniz bir şehire, okula götürülseniz ne hissedersiniz?
Babanızın işleri yüzünden doğup büyüdüğünüz şehirden ayrı kalacaksınız ne yapardınız?
Babanızla mı giderdiniz yoksa tek başınıza mı kalırdınız?
Ama Ada'nın böyle bir seçeneği yok çü...
Ben onu dinleyerek yazdım. Keyifli okumalar dilerim.
Kutuyu açtım ve içindekiyle şoka girdim kim niye yapmış olabilir bunu? Balo için seçtiğim ama uygun olmadığı için alamadığım elbise karşımda duruyordu ama yırtık bir şekilde. Binlerce parçaya ayrılmıştı. Kim yapmış olabilir? Kafayı yiyeceğim. Hemen üstünde ki moru aldım ve okumaya başladım.
"Berk'imi elimden alma cezası senin yüzümden bizi unuttu. Güle güle giyin bebeğim. Tabi giyinecek bir yer bulabilirsen. Doğum günün kutlu olsun. Doğum günü partinde görüşmek üzere" yazmış ve altında da Derin GÜZEL yazıyordu. Of kızım ağzına sı***tım senin(kdldmd). Hemen telefonumu çıkarıp Berk'i aradım.
Berk "Güzeller güzeli sevgilim" dedi işk açtığımda ben sinirden ne diyeceğimi bilemiyordum.
"Berk... Berk elbise paramparça olmuş. Derin salağı yapmış not bırakmış napıcam şimdi?" Dedim bir çırpıda.
Berk "Ne diyorsun Ada, tamam sevgilim sakin ol hemen yenisini alıp yollayacağım sana" dedi. Hemen söze atladım
"Lütfen sen getir bir daha falan yapar." Dedim sinirli bir şekilde. Bu malın işi belli olmaz.
Berk "Tamam sevgilim sakin ol ben yola çıktım bile sen hazırlan yavaş yavaş. Görüşürüz öptüm" diyip kapattı. O kadar sinirlendim ki kapıyı açıp çöpe attım elbiseyi umarım izliyordur. Çünkü umrumda olmamış gibi yaparak gülerek atmıştım.
Ben saçımı ve makyajı mı bitireceğim sıra da kapı çaldı. Hemen kapıyı açtım ve Berk gelmişti.
"Aşkım" dedim sarılarak.
Berk "Güzelimm..." dedi bu söze sadece ben mi düşüyorum bilmiyorum. Hemen elinde ki kutuyu verdi. Sakince açtım ve içinden o muhteşem elbise göründü. Benim için muhteşemdi çünkü sade straplez koşa bir elbiseydi. Çok boncuklu şeyleri sevmediğim için çok güzle bir elbiseydi. Hemen çıkarıp baktım. Sonra Berk'e sarıldım.
"Unutmamışsın ve bu elbiseyi almışsın. Hih ben ayakkabı almadım. Of ya" dedim elimi başıma vururken. Elimi tuttu ve elime bir kutu daha verdi.
Berk "bunu da Duru düşündü" dedi. Ah bir tanem Duru'm terim ya.
"Harikasınız hemen üstümü giyinip geliyorum bekle beni" dedim ve yanağına ufak bir öpücük bırakıp odama çıktım. Elbiseyi üzerime geçirdiğim de aynaya bir kaç dakikalığına baktım. Muhteşemdi bana göre.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Bence güzel sizce yorumlara yazın bakalım)
Hemen çantamı da alıp odadan çıktım. Çöktüm ama çakmamla girmem bir olmuştu ruj sürmeyi unutmuştum. Ruju alıp aşağıya indim ve aynanın karlısına geçip rujumu sürdüm. Dudak rengin de bir rujdu sade. Berk hala beni fark etmemişti.
