Söylemekten bıktım ama: leyla ve gece aynı kişi. Yağız hitap olarak kullanıyor leyla kelimesini. Gece saçlı demek diye
Bölüm ithafı;
Mühendis hanımdan, polis hanım'a: pendaoff1819Ve,
Yorumlarda bol bol övdüğünüz ebrarrrkayaa 'ya
🍄🍄🍄
Peşinden asansöre bindiğimde kocaman sırıtıyordum. Biriyle birlikte asansöre bineceğim için sevindiğimi ilk defa hatırlıyorum. Benim içinde oldukça garip.
Binmemin ardından düğmeye bastığı için kapı kapanırken ani bir hareketle bir eli bileğimi, diğeri asansör demirlerini tuttu. Şaşkınlıkla yüzüne baktım. Korkuyor. Sevmemekte kastı korkmaktı. Başta çocuk, şimdi asansör. Neden normal korkuları yok ki? O bir asker sonuçta. Silahlar, ölümlere rağmen demirden bir odadan niye korkar insan?
Olayın sadece kapı kapanması olduğunu görünce büyük bir nefes verip bileğimi bıraktı. Diğer eli hâlâ demirdeyken oldukça hafif bir sarsılma ile asansör kalkarken bırakmak üzere olduğu demiri daha sıkı tuttu. Adam bir kat bile çıkmadan soğuk terler döküyor.
"Klostrofobin mi var?"
"Ha-hayır... Neden?"
"Öylesine."
Birinci kata geldiğimizde yüzünde hafif bir rahatlama vardı. Ardından asansör durmayıp gitmek istediğimiz kat için yoluna devam ettiğinde yine endişesi kendini gösterdi.
Ne sanıyor? Asansörün bir kat çıktıktan sonra 'yeter bu kadar tembellik, üşenmede az yürü' diyeceğini mi? Bu adam uçuyor.
Buna rağmen korktuğunu bilmemden dolayı boşta duran elini tuttum. Bakışlarını yerden biraz olsun kaldırmamıştı buna rağmen.
"İkinci kata geldik. Son bir kat. Ardından kapı açılacak."
"Biliyorum. Sen korkma. Son kat."
Aynen aynen. Korkuyorum ben. Elleri tireyende benim. Demiri sıkı sıkı tutmaktan parmakları bembeyaz olanda.
Hayır yani neden bu erkeklerde korkmayı kötü bir şey olarak görmek var? İnsanlar korkar. Korkuyorum desem şimdi ben zayıf mı oluyor-
Asansörün durması ile gözlerim irice açıldı. Hangi katta olduğumuzu gösteren alana baktığımda iki ve üçün arasında olduğunu görmemle yutkundum.
Allah cezanı vermesin Gece! Takıntı yaptın binelim diye al bindik. Oldu mu? Başın arşa erdi mi mal!
Başımı Cihan'a çevirdiğimde put gibi durmuştu. Hâlâ başı yerdeydi ama irice açtığı kahveleri titriyordu.
"Gece sakın korkma. Derin nefesler al."
"Korkmuyorum ki."
"Korkma. Seni korurum ben."
Bana dönüp bir elini belime sararken diğeri ile göğsüne zarzor yetişen başımı okşuyordu.
"Sakın korkma. Bir şey yok."
"Korkmuyorum Cihan."
"Ölmeyiz ikimizde. Yaşarız. Sonra evimize döneriz. Yemek yaparım sana."
Başımı evet şeklinde aşşagı yukarı sallarken kafama düşen damlayla yutkundum. Cihan'ın aglamasına o kadar ihtimal vermiyorumki, burnu akmış olabilir, kafama tükürmüş olabilir ama gözyaşı olamaz. Katiyen inanmam buna.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dev Adam (Koruması Mısın? -2)
Genel Kurgu~Seri kitaplarının bağlantıları YOKTUR. İkinci için birinciyi okumak şart DEĞİLDİR~ Türkiye'nin en önemli ve yüksek tabanlı lisesinde kimya öğretmeni, aynı zamanda oldukça tanınmış bir kimyager profesörü olan Gece'nin hayatı bir son sınıf öğrencisin...