17.BÖLüm

3.7K 328 195
                                    

Ben geldim. Yine iki bölüm attım. Umarım beğenirsiniz. Bol bol satır arası yorum istiyorum canlarım. İyi okumalar.

Bu arada buraya mutlaka yazın. Evet ya da Hayır. Düşünceleriniz benim için çok önemli.  Kesit paylaşmıyorum bir yerden ama paylaşayım ister misiniz?

"'Annem; Yıllarca sevdiğin insanlara karşı zor olmamak için o kadar basitleşiyorsun ki sana değer vermeye gerek duymuyorlar. Güzel günlerden bahsedecekler güzel kızım inanma.' dedi.
İnandım annem. Çok haklıydın ama ben körü körüne inandım. Özür dilerim..."

17.BÖLüm

Sırma'dan

Gözlerimi kırpıştırdım. Tavandaki ışık fazla rahatsız ediciydi. Gözlerimi etrafta gezdirdim. Hastane odasına benzer bir yerdeydim.

Koltukta biri oturuyordu. O gece ki adamdı. Yeşil gözlü yakışıklı. Papatya kokan adam...

Gözlerinin çevresi kızarmış, yüzünden yorgunluğu okunuyordu. Elimi yüzümdeki maskeye uzattım. Yavaşça çıkardım.

Beni fark edince hızla ayağı kalktı. Kapıyı açıp birine bağırdı.

"Lan Murat gereksiz herif gel buraya!"

"Ne var be Mecnun?"

"Kız uyandı."

"Çekil bakayım."

İçeriye onunla aynı boylarda sarışın biri girdi. Beni görünce kocaman gülümsedi.

"Günaydın yaralı ceylan."

Boğazımı temizledim.

"Sen kimsin?"

"Ben senin biricik kahramanın, yakışıklı doktorunum. Murat ben tanıştığıma memnun oldum yenge."

Değişik bir tipti. Ensesine yediği tokatla yüzünü buruşturdu.

"Elinin ayarına sokayım kardeşim."

"Bende senin dilinin ayarına. Kızı kontrol et zevzeklik yapma."

Birkaç muayene ardından memnun bir şekilde gülümsedi.

"Aferin kız. Hemencecik iyileşeceksin."

"Murat, abi sen torpille mi doktor oldun? Bu nasıl bir hasta doktor muhabbeti lan?"

"Kes be sesini terbiyesiz tavuk. O benim hastam değil yengem."

Küser gibi kollarını kavuşturdu. Bu haline gülmeden edemedim. Gerçekten doktordan ziyade çocuk gibi tavırları vardı.

"Yenge demesek mi acaba?"

"Sen sus yenge."

Şaşkınlıkla gözlerimi kırpıştırdım. Ben ne dedim şimdi?

"Ne diyorsun lan gerizekalı herif?"

"Pardon yenge hatlar karıştı. Bizim oğlana atar yapacaktım ben."

Aklıma gelen şeyle duraksadım.

"Annemler nerede? Diren nasıl? Burası hastane değil mi? Niye gelmediler yanıma?"

"Öncelikle annenler Diren'in yanında. Diren iyi. Ve hayır burası hastane değil."

"Ne demek hastane değil? Ne işim var benim burada?"

"Seni korumak için buradayız. Yaşamak istiyorsan yerinde dur. Sabırla bekle."

"Ne koruması ne anlatıyorsun sen?"

Şeker mahallesi ( yeniden)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin