27.BÖLüm

3.1K 293 159
                                    

Sürpriz ben geldimmmm. Uzun zamandır peş peşe bölüm atmıyordum. Özlemişim yav bu olayı. Yorumlarınız için çok teşekkür ediyorum hepinize.

Zaman atlaması var bilginize!!

İyi ki varsınız benim mikemmel ötesi okuyucularım. İyi okumalar canlarım bol bol satır arası yorum yaparsanız çok mutlu olacağım.💜💙🖤❤️

"Sevgisizlik iliklerine kadar işlemiş, bir çocuğu iyileştiremezsiniz."

27.BÖLüm

Kulaklığımı dolayıp çantama bıraktım. Bu okul işi de ayrı bir yorucuydu yahu. Duyun beni yetkililer ben okuldan bıktım.

Kendi içimde daha cesurdum artık. Evet hâlâ dışarıya karşı çekingenlik vardı ama olsun. Buna da şükür. Zamanla çok daha iyi olacaktım, biliyorum.

Birilerinin yüzü solmasın diye, susa susa kendi bahçelerimi kurutmuştum ben. Daha da susmaya niyetim yoktu.

Ayvaz? Alışıyordum galiba. O gece sabaha kadar ağlamıştım. Tek başıma, hıçkıra hıçkıra ağladım. Sonra kalktım ayağıya işte.

Yaşıyordum bir şekilde. Ha biraz eksik ha biraz yorgun ama yaşıyordum. Ne yaşaması kendimi kandırıyordum.

'Ayvaz, gündüzleri sesim çıkmazken, seni sadece gecelere anlatmanın ağırlığı var üzerimde. Ben bu yükten nasıl kurtulacağım?"

Birşeylerin de farkına varmıştım.Ben o öl dese ölürdüm de git demesi koymuştu. Kendimce onu kötülüyordum, içimde.

Belki nefret edersem biter, içimden söküp atabilirim diye. Ama ne fayda. Kendi canımı yaktığım ile kalıyordum.

Üniversitenin kantinine geçip sıcak bir kahve aldım. Hava soğuktu içim ısınırdı belki. Afra ve Diren ile aynı üniversiteyi kazanmıştım.

Ceren ise Atakan'ın gittiği üniversiteyi tercih etmişti. Değişen pek birşey yoktu aslında. Besra saçma bir sebepten dolayı hayatımdan çıkmıştı.

Buğra beni her gördüğü yerde yine kaçıyordu. Hoş aynı üniversitenin içinde ne kadar kaça bileceksin artık? İşin kötü yanı Ece'nin kuzeni bu okuldaydı.

Çocuk bizi her gördüğü yerde katil muamelesi yapıyordu. Nereye gitsem bir Burak buluyordum yeminle. Ve hâlâ bizi yaralayan da Ece'yi öldüren de bulunmamıştı.

"Sırma, gel buraya oturalım."

Afra ile birlikte masaya oturduk. Elimdeki notları gözden geçirdim. Manyak bir hocamız vardı. Adam bana takık.

Ne kadar çabalarsam çabalayayım hep sınırda kalıyordum. Bilerek mi yapıyordu acaba? Diren elindeki telefonu masaya bırakıp ofladı.

"Ay çok yoruldum ben. Bu ne yapıyor böyle dikkatli dikkatli?"

"Akif hocasının sınavı var ona çalışıyor. Sen niye yoruldun?"

"Valla ikiz boşuna nefesini tüketme. Adam zaten hep aynı notu veriyor sana. Ben derslerden yoruldum. Ödevler bitmiyor."

"Harbiden Sırma. Zaten ne yaparsan yap hep aynı notu alıyorsun. Neyin çabası bu kız?"

Sinirle kalemi bıraktım. Saçlarımı karıştırdım.

"Ya Allah aşkına yüzlük kağıt verdim ben ya. Nasıl sınırda kalıyorum aklım almıyor. Sizce hoca bilerek mi yapıyor?"

Diren krakerlerden birini hava garip şekiller yaparak ağzına attı.

Şeker mahallesi ( yeniden)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin