1.1

2.3K 199 61
                                    

×Yazarın İsyanı: Hiç yorum gelmiyor ve bu beni çooook üzüyor. Sizler yorum yaptıkça benim de yazma şevkim artar! O yüzden yorum yapmaktan çekinmeyin lütfen, düşüncelerinizi öğrenmek isterim♡

×Bölümü medyadaki şarkıyla
okumanız tavsiye edilir!

"Seni partiye sokmanın yolunu bulduk!" Dedi Taehyung Joker makyajını yaparken. "Bence bir an önce hazırlansan iyi edersin."

Hangi yolu bulduklarının benim için bir önemi yoktu. Parti işiyle ilgilenmiyordum. Bugün etkinlikte görevli olmamama rağmen hem mental hem de fiziksel açıdan oldukça zorlu geçmişti.

"Ayrıca kıyafetim de yok." Dedim bıkkın bir ifadeyle.

"Sorun değil, kendi kıyafetlerin Frankenstein olman için yeterli." Taehyung'un saçma şakasına Duk Hee yedi bin kişi için de gülünce gülmeme gerek kalmamıştı.

"Ha,ha,ha." Gözlerimi devirip makyaj yaptıkları masanın karşısındaki koltuğa oturdum.

"Bu arada şaka bir yana, yanımda Frankenstein kostümü de var." Dedi Taehyung beyaz pudrayı yüzüne sürerken. "Tam Frankenstein tipi var sende."

Partiye gitmek istemiyordum ancak tam o anda aklıma Lisa geldi. O da etkinlikteydi, partiye mutlaka gelirdi. Sanırım onun ne giydiğini görmek istiyordum.

"Bilim adamı olacağım desene." Dedim kafamı arkaya yaslarken.

Taehyung büyük bir sevinçle ayağa kalktı. "Kabul edeceğini biliyordum JK!" Birkaç saniye içinde yeniden makyaj yapmaya dönmüştü. "Ama dostum, bunu da bilmiyor olamazsın. Frankenstein diyoruz, canavar diyoruz, elektrik diyoruz."

Hala aynı pozisyonda otururken cevapladım. "Um, Tae.. belki bilmiyor olabilirsin ama Frankenstein o canavarı yapan kişi dostum."

"Hadi be oradan." Duk Hee'nin cümlesine gülümsedim.

"Araştırmak serbest."

Duk Hee de arı maya oluyordu galiba. Gülümsemem kahkahaya dönüşmeden kendimi tuttum.

"Her neyse!" Taehyung yeniden ayağa kalkınca istemsizce irkildim. "Yine de Frankenstein oluyorsun. Makyajın benden. Hem gözaltların kendinden mor, bu fırsatı kaçırmamalıyız."

Birkaç saniyenin ardından yüzüme adını bile bilmediğim ürünlerin fırça darbeleri inmeye başlamıştı.

*

"Aman tanrım! Ortama bak!"

Taehyung'un ağzı bir karış açık kalmıştı. Benim de ondan arta kalır bir yanım yoktu gerçi. Her şey mükemmeldi; süslemeler, kostümler, makyajlar ve daha niceleri. Kendimi cadılar bayramında gibi hissetsem de bu yalnızca okulumuzun etkinlikten sonra düzenlediği basit bir partiydi. Yani öyle olması gerekiyordu.

"Lisa'yı gördünüz mü?" Taehyung'un sorusuna Arı Maya Duk Hee cevap verdi.

"Hiçbir yerde görmedik Bay Joker."

Birkaç dakika boyunca etrafını inceleyen Taehyung, aniden bize el sallayıp uzaklaşmaya başladı. "Hadi bana müsade. Unutmayın kimlikleri açıklamak yok. Siz ikinizi buraya ne zorluklarla soktuğumu biliyorsunuz, o kadar uğraştık. Sakın atılmayın."

İçim bir garip olmuştu. Taehyung'un beni yalnız bırakmasının asıl sorun olmadığını biliyordum.

"E, Jungkook ne yapıyoruz?" Düşüncelerimi yarıda kesen Duk Hee'nin sorusuna ben de Taehyung gibi el sallayarak yanıt verdim.

the mood ✘ liskookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin