Gamzeli'm/ Texting

Defol

Oğuz bana yetişip kolumdan tutunca "Bırak beni!" diye bağırdım.

"Sus lan!" diye bağırdı. Bana daha da yaklaşırken acımayıp alçılı ayağım ile erkekliğine tekme attım.

Acıyla yere düşünce arkamı dönüp yürümeye başladım.

Koşarak karşıma gelmesi ile "Oğuz defol git!" diye bağırdım.

Tokat atmak için elini havaya kaldırmıştı ki Talha ile konuştuğumuz amca balonları vurmak için olan oyuncak tüfek ile Oğuz'a ateş etti.

Boncuk ateş etmesine rağmen oldukça acıtıyor olmalı ki Oğuz'un yüz ifadesi değişmişti.

Amca yanımıza geldi ve tüfek ile Oğuz'un kafasına vurdu.

Oğuz yere çalışınca amca tuşlu telefonundan polisi aradı.

Amca "İyi misin?" diye sordu.

"Evet. İyiyim. Teşekkürler." dedim.

"Şimdi polis gelecek. Bu iti nezarethaneye atsınlar." dedi.

Oğuz kaçmak için ayağa kalkacaktı ki amca tüfek ile kafasına tekrar vurdu.

Kısa bir süre sonra polisler geldiler ve Oğuz'u kaldırıp arabaya götürdüler.

Polislerden biri "Sizin de ifadenizi almamız gerek. Karakola kadar gelmeniz gerek." dedi.

"Tamam gelelim." dedi amca.

Polis arabasına binince "Telefon görüşmesi yapabilir miyim?" diye sordum.

Şoför koltuğuna geçen polis "Tabii hanımefendi." dedi.

Talha'yı aradım hızlıca. Babam işte telefonları görmezdi. Annem ise fazla evhamlıdır. Onu şimdi telaşlandırmaya gerek yok.

Talha telefonu açınca "Efendim güzelim." dedi.

"Talha ben şimdi karakola gidiyorum." der demez "Niye? Noldu? İyi misin? Bir şey mi oldu?" diye sordu.

"Sen gittikten sonra Oğuz geldi ve rahatsız etmeye başladı. Şey sonra konuştuğumuz amca gelip bana yardımcı oldu. İfade vermem gerektiği için karakola gidiyorum." dedim.

"Sana zarar vermedi, değil mi?" diye sordu.

"Veremedi." dedim.

"Hangi karakola giriyorsunuz?" diye sordu.

"Şu sahile yakın olan." dedim.

"Tamam gidelim bende geliyorum. Merak etme." dedi.

"Teşekkürler." dedim ve telefonu kapattım.