Karmakarışık Kız (gxg)

40

*İyi okumalar

Deniz'in gözleri üzerimde dolanmaya devam ediyordu. Aklımda soracağım şeyi toparlayıp vücudumu ona çevirdim.

"Ailen, onlar hakkında hiç konuşmuyorsun. Sorun ne?"

O çocuklar hakkında öğreneceğim şeyleri, daha sonra da öğrenebilirdim. Ama ailesi, bu konu onu ilk tanıdığım andan beri dikkatimi çekiyordu. Kaşları çatılırken dudakları tek bir çizgi haline aldı. Cevap bekleyerek yüzüne baktım.

"Beni şaşırtıyorsun." dedi. "çocukları soracağını düşünmüştüm." diye devam etti.

Dudaklarımı yaladım.

"Tehlikeliler dedin. Bu tehlikeyi bilmek istediğimden emin değilim. Ama ailen, onları bilmek istiyorum."

Hafifçe güldü. Parmaklarını direksiyon üzerinde gezdirdikten sonra derin bir nefes aldı.

"Tam olarak neyi bilmek istiyorsun?"

"Her şeyi."

Ona ısrarla baktığımda hafif gülüşü bir kahkahaya dönüştü.

"Açık ol bebeğim sana her şeyi anlatsam bir kaç yılını bana vermen gerekir."

Dudaklarımı dişledim. İçimden 'verebilirim' diye düşündüm. Birden onunla bir ömür geçirme fikri aklıma gelmişti. İç çekip sorumu biraz daha daralttım.

"Onlarla bir sorunun olduğunu düşünüyorum. Bana sorununu söyle o zaman?"

Gülüşü yavaşça silindi. Bana gerçeği söylemesini umdum.

"Bunu kimseye anlatmayacaksın. O küçük kanka grubuna bile."

Bana kesinlikle güvenmiyordu. Kafamı salladığımda ifadesi derinleşti. Gözleri artık bana bakmıyordu.

"Semender ailesi, öz ailem değil."

Kirpiklerimi kırpıştırırken bakışları bana döndü. Alaycı bir gülüş dudaklarında yer edindi. Bunu hiç beklemiyordum.

"Nasıl yani?" dedim.

Gözlerini yumup açtı.

"Evlatlığım başkan."

Hayır, daha büyük bir açıklama istiyordum. Sorunu neydi? Ona kötü mü davranıyorlardı? Aklıma evi geldi. O evde yaşam olmadığını görmüştüm. Annesi, yani üvey annesi ölmüştü. Babası ise...

"Babanla aran kötü mü?"

Bunu yanıtlamasını umdum.

"Kendisini pek tanımıyorum." dediğinde şaşırdım.

"Ama nasıl olur? Uzun zamandır onlarla değil misin?"

Kafasını hafifçe iki yana salladı.

"Annem öldüğünde, o adam dağıttı. Pek umrumda da olmadı. Zaten ailede yok gibiydi."

Bu dediğini de anlamamıştım. Dediği her şeyde daha da şaşırıyordum. Ne diyeceğimi bilemedim. Tekrar bana baktı. Gözlerini yüzümde gezdirdi.

"Semender ailesi kendisine fayda getirmeyecek kimseyi kabul etmez. Emniyet müdürü onlar için çöpten farksız. O adam bunu bildiği için hiç bir şeye karışmıyor."

Kendisine fayda getirmeyecek? O an Deniz'in o aileye nasıl bir faydası olduğunu düşündüm. Gözlerinde ki soğuk bakış, bu konuyu sevmediğini gösteriyordu.

"Senin faydan ne?" dediğimde güldü.

"Kaçıncı soru oldu bu?"

İç çekip "Deniz, cevap ver lütfen." dedim.