"Taehyung ne yaptın sen!"
Jin Taehyung'un elindeki cam parçalarını yavaşça almış ve elindeki kanı ağlayarak temizlemişti. Taehyung da onu sadece ifadesizce izleyebilmişti.
"Niye yaptın bunu canının hiç mi kıymeti yok ha! Kendini bırak beni düşün sana bir şey olacağı düşüncesi bile nefesimi tıkarken bu gördüğüm manzara bana neler yaşattı biliyor musun? Senin eline saplanan camlar benim kalbime saplanmış gibi hissettim. Çok canım acıdı Taehyung!"
"Seni seviyorum Jin. İlk gördüğüm günden beri sana ilk güzelim deyişimden beri. Belki kalbine tam anlamıyla sahip değilim ama sen benimkine sahipsin o ellerinde Jin ve şu an can çekişiyor.
Taehyung'un güçlükle söylediği şeyler Jin'in boğazına bir yumru oturmasını sağlamıştı. Taehyung cidden sınırları olmayan ya da sınırlarını kendi çizebilen biriydi.
"Sana aşığım. Duydun mu beni sana sırılsıklam aşığım hem de ilk göz göze geldiğimiz günden beri. İlk güzelim deyip kalbimi bir çitaymışçasına hızlandırdığından beri. Burnundaki o beni gördüğümde her zaman öpme istediğimi bastırmaya çalıştığımdan beri.
"Seninle aile olmak istiyorum. Bana babalığı tattırmanı kısacası ben seninle ağlayıp seninle gülmek istiyorum."
"Taeh-"
"Ne oluyor burda?"
"Anne?"
"Senin ne işin var oğlumun odasında"
"Efendim ben-"
"Ben çağırdım. Bir sorun mu var anne varsa bana söyleyebilirsin."
"Ta-taehyung elin nasıl oldu bu! Yoksa sen mi yaptın? Git burdan! Annen sana yerini ve haddini iyi öğretemedi mi?"
"Anne ne saçmalıyorsun sen! Ben çağırdım dedim anlamadın mı?"
"Sorun yok Taehyung. Üzgünüm efendim"
Jin sakin bir tavırla odadan çıkmış ve çıktığı an gözleri dolmaya başlamıştı.
"Ne oldu tatlım? Bayan Kim sana haddini mi bildirdi yoksa?"
Jin sinirle kafasını yukarı diktiğinde Hei'nin bilmiş bir tavırla kollarını bağladığını ve kendisine ezici bakışlarını yolladığını gördü.
"Ah bir de ağlıyor musun kıyamam ben sana ama. Gözünü aç ve bu odaya son kez bak hizmetçi parçası. Çünkü senin Taehyungla hayalini kurduğun her şeye ben sahip olacağım. Hatta çoktan sahibim diyelim. Üzülme evlendiğimizde seni Taehyungla evimize yine hizmetçi olarak alırım. En azından işini kaybetmezsin.
Jin merdivenleri koşarak indiğinde en son basamakta düşmüş ve hem canının acısı hem de duygularının etkisiyle ağlamaya başlamıştı.
"Tanrım lütfen bana yardım et lütfen. Neden insanlar bu kadar kötü neden?"
Ağlayarak müştemilata girdiğinde acıyan dizine pansuman yapmadan yatağa girmişti.
♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢
"Abiii günaydın"
"Yapma şunu Jungkook!"
Jungkook abisinin ani tepkisine karşın şaşırmış ve bir şey söylemeden odadan çıkmıştı.
Jin yataktan acıyan dizini ovuşturarak kalkmıştı. Dün yaşadıkları hâlâ kendisine ağır geliyordu. Taehyung'un annesinin ona karşı tavrı beklediği bir şeydi ama yaşayınca daha bir kötü olmuştu işte.