"Yesene hizmetçi parçası!"
Hei Jin'e zorla yemek yedirmeye çalışan adamını kenara itmiş ve Jin'in ağzını tutarak zorla da olsa açmıştı. Sıcak çorbayı boğazına gönderirken düşündüğü tek şey Jin'in canı acırken nasıl zevk alacağıydı.
"Ne oldu canın mı yandı?"
Jin acıdan dolayı dolan gözlerini Hei'nin görmemesi için kafasını eğmişti. Sıcak çorba resmen boğazını yırtmıştı.
"Bana bak seni pislik! Sabrımı zorlama seni zaten öldüreceğim ama böyle yaparak ölümünü zorlaştırıyorsun!"
Jin hızla Hei'nin yüzüne tükürdüğünde -ki her yeri bağlı olduğu için elinden sadece bu geliyordu-
"Ah seni sürtük!"
Jin'e hızla bir tokat geçirdiğinde savrulan yüzünü izlemek hoşuna gitmişti.
"Hadi bana Taehyungdan vazgeçeceğini söyle. Eğer söylersen belki canını bağışlarım."
Hei gülerek söylediğinde Jin sinirle gözlerini büyütmüştü.
"Asla!"
"Ne dedin sen?"
"Asla vazgeçmeyeceğim beni duydun mu pislik! Ne Taehyung benden ne de ben ondan asla vazgeçmeyeceğim!"
"Kes sesini!"
"Birlikte çok mutlu olacağız evlenceğiz!"
Hei hızla Jin'in sandalyesine tekme attığında kafasının üzerine düşmüştü Jin.
"Kendi hayal dünyanda yaşamaya devam et. Çünkü Taehyung seni asla sevmeyecek!"
Sinirden eli ayağına dolaşan Hei adamlarına bakmıştı.
"Cezasını verin!"
Jin hızla karnına yediği tekme ile öksürmüş ve gözlerini kapatmıştı. Ardı ardına vücuduna yediği darbeler onu her adımda daha da güçsüz hale getiriyordu.
"Taehyung benim! Bunu aklına iyi sok seni pislik!"
Hei dayak yemekten yorgun düşen bedenin saçını çekerek konuştuğunda Jinden büyük bir inilti daha kopmuştu.
"Ah çok mu acıdı özür dilerim"
Sandalyeyi yukarı kaldırmış ve Jin'in nefes almasını sağlamıştı.
"Yok bu kadar kolay ölmene izin vermeyeceğim en acı verici şekilde öleceksin"
Hei hızla adamlarına dönmüş ve tembihlemişti.
"Ben gidiyorum bir kaç saate burada olurum o zamana kadar göz kulak olacaksınız anladınız mı?"
"Anladık efendim"
"Güzel hadi işinizin başına!"
Hei gittiğinde Jin zorla da olsa gözlerini açmış ve mırıldanmaya başlamıştı.
"Su"
"Ne diyor?"
"Susamış sanırım baksana ne kadar da kötü görünüyor!"
"Kes sesini acımak yok!"
"Ama az önce onu cidden çok kötü dövdün en azından yaralarına pansuman yapsak?"
"Kes sesini! Ben su getirmeye gidiyorum yanından sakın ayrılma!"
"Tamam"
Diğerine göre daha zayıf olan adam dışarı gittiğinde Jin hızla yanına gelen adamla korkmuştu.