Yazardan;
"Güzel mi? O kelimenin var ya beş harfi de senin..."
"Hişt! Devamını sakın söyleme! O güzel ağzına bu kelimeler eminim ki yakışmayacak"
"Kes sesini piç!"
Evet tahmin edildiği gibi Jimin, Jin ve Jungkook'u kaçıranlar üç meteorşör Tae, Yoongi ve Hoseok'tan başkaları değildi. Asıl soru şuydu ki buna nasıl karar vermişlerdi.
Aynı gece;
"Bugün bana gelsenize Hoseok. Biraz kafa dağıtalım."
"Şarap mı viski mi?"
"Anlamadım."
"Senin kafa dağıtmalarını iyi bilirim patron!"
"Beni nasıl da tanıyor. Hmm viski olsun."
"Tamam patron"
Telefonu kapattıktan sonra yatağına oturmuş ve Jin'i düşlemeye başlamıştı Taehyung. O güzel yüzü ve dolgun dudakları aklına geldikçe kendini tutamayacak gibi oluyordu. Artık duygularından emindi. Sadece hoşlantıdan ibaret değildi. Ona deliler gibi aşıktı.
"Biz geldik patron"
Gelen ikiliyi ve ellerindeki viskileri görünce yamuk bir gülüş atmış ve elindeki viskilerden bir tanesini alıp kafasına dikmişti. Acı tat genzini yakınca yüzünü buruşturmuştu.
"Fazla hızlısın patron. Kim bu kadar seni kendine aşık eden normalde bu kadar içmezsin"
"O beni kendine sadece aşık etmedi. Deli de etti. Bir saniyem bile onu düşünmeden geçmiyor"
"Kuzen kim bu şanssız kişi?"
"Bilmenize gerek yok şimdilik"
"Peki sen nasıl istersen"
"Başlayalım mı?"
"Bana uyar. Bakalım kimin bünyesi daha dayanıklı"
Üçlü deli gibi içmeye başlamış ve zamanın nasıl geçtiğini anlamamışlardı.
"Benim canım çok sıkıldı ya!"
"Katılıyorum Hoseok. Sen de sıkılmadın mı kuzen?"
"Sıkıldım ama bir planım var. Eminim çok eğleneceğiz"
"Neymiş o söyle hemen!"
"Birini kaçıracağız"
"Harika fikirmiş peki kimi?"
"Jin'i"
"Jimin'i"
"Jungkook'u"
Üçü de aynı anda söylediklerinde birbirlerine şaşkınca bakmaya başlamışlardı.
"Üçünü birden kaçırmaya ne dersiniz?"
Hoseok'un mantıklı fikrine karşın üçü de gülmüştü.
"Ha toptan diyorsun yani. Mükemmel olur!"
"İyi de Jimin burda yaşamıyor ki! Onu kaçırmak için evine mi gideceğiz"
"Merak etme o da burda"
"Nerden biliyorsun Hoseok?"
"Beni hafife alıyorsun Yoongi. Tabiki de bileceğim"
"E başlıyor muyuz?"
"Saat kaç?"
"On iki buçuk"
