Evinin önüne park ettiğimizde Helen arabadan inmeden önce "Neden bana bu kadar yardım ediyorsun?" diye sordu.
"Yardım etmek istiyorum." dedim.
"Kimse yardım etmez. Niye ediyorsun?" diye sordu.
"Etmeyeyim mi?" diye sordum.
"Sadece saçma geliyor. Kimse daha yeni tanıdığı birisi için bu kadar uğraşmaz." dedi.
"Bilmiyorum." dedim.
"Stres, kaygı, endişe gibi duygular yardımlaşma ile kaybolurmuş. Bazenleri de insanlar yaşadıkları kötü hayattan kaçmak için böyle gönüllü işlerde çalışırmış." dedi.
"Sence bende mi kaçıyorum?" diye sordum.
"Evet. Baban sana yumruk attığı zaman ki halini gördüm." dedi.
"Onun için yeterli değilim." dedim.
"Neden yeterli olmak için uğraşıyorsun?" diye sordu.
"Babamın gözünde bir işe yaradığımı görmek istiyorum." dedim.
Kalbimin üstüne elini koydu ve "Babanın gözüne girmek istemen çok normal ama bunun için kendini yıpratman sadece seni yoruyor. Şimdi bana söyler misin, sen ne yapmak istiyorsun?" diye sordu.
"Mafyalar tarafından saygı duymak ve teniste ilerlemek." dedim.
"Hangisi senin için öncelikli?" diye sordu.
"Bilmiyorum." dedim.
"Önemli bir tenis maçın var ama aynı zamanda mafyalıkla ilgili bir iş. İkisinin de önemi aynı. Peki hangisinin önemi senin için daha öncelik?" diye sordu.
"Tenis." dedi.
"Babanla oturup sakince konuşman lazım. Ona isteğini ve hangi yolda ilerlemek istediğini söylemelisin." dedi.
"Ve bir yumruk daha yiyeyim." dedim.
"Öyle deme. Babanın bazı şeylerin farkına varması gerekiyor." dedi.
"Babamın vereceği tepkiyi sana söyleyeyim. Kaç senedir ailemiz mafyalık ile uğraşıyor. Şimdi saçma sapan bir spor için bırakamazsın! Adam gibi işimizi devam ettireceksin." derken aklıma gelen şey ile kaşlarımı çattım.
"Sana mafya olduğumu söylemedim?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mafya Raketi
ChickLitİyi bir tenis oyuncusunun mafyalık sınavından ikinci kez geçememesinin sebebi olan kızın gizemi, birbirlerine duydukları aşkın en ilginç şekilde yaşamaları ve sonrasında olanlar...