3 Yıl Sonra
Sahada yerime geçmiştim ki Helen ve Ezgi'nin geldiğini gördüm. Maçın başlamasına birkaç dakika vardı. Hızlıca yanlarına gittim.
"Baba!" diyen Ezgi'yi gülerek kucağıma aldım ve yanağından öptüm.
Ezgi iki yaşındaki kızımızdı. Tıpa tıp annesinin kopyasıydı. Anneme göre burnu ve kaşları bire bir ben ama bunu sırf bizim tarafa da benzediğini iddia etmek için söylediğine eminim. Yine de pek bozmuyoruz.
"Bebeğim sen beni desteklemeye mi geldin?" diye sordum gülerek.
Helen gülümseyerek "Evet babayı desteklemeye geldik." dedi.
"Babam biyinci olacak!" dedi Ezgi bağırarak. Bu bizi izleyen çoğu kişiyi güldürmüştü.
Hakem bana gelmem için işaret verince Helen "Git ve o maçı kazan. Yoksa çocuğumuz ile sana iyi küseriz." dedi.
"Peki karıcım." dedim ve sahaya indim.
Cebimden topu çıkardım ve servis ile maçı başlattım.
2,5 Saat Sonra
Rakibim topu tersime atınca olanca hızda koştum ve topa raketle sert bir şekilde vurdum.
Top filede geçecek diye heyecanla bakarken top karşı tarafın sahasına, tam filenin dibine düştü.
Rakibim karşılık veremeyine hakem düdüğünü çaldı. Bu kazandığımı işaret eden düdüktü.
Dizlerimin üstüne çöktüm ve derin bir nefes aldım. Ezgi yan taraftan beni gülerek alkışlarken ona gülümsedim.
Spiker "Bu yılın şampiyonu Ayberk Çınar! Nasıl da kazanmasıyla ailesine baktığını hepiniz görüyorsunuz! Bu yıl kupayı Türkiye alıyor!" diye bağırdı.
Herkes beni alkışlarken Helen'in gözlerine baktım. Gülerek bana baktı.
Levent'in yan taraftan oğlu ile ıslık çalmaya çalıştığını görmem ile gülümsedim. İkisi de beceremiyordu.
Ogeday güven verircesine bakınca derin bir nefes aldım ve fotoğrafımı çeken kameramanlar döndüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mafya Raketi
ChickLitİyi bir tenis oyuncusunun mafyalık sınavından ikinci kez geçememesinin sebebi olan kızın gizemi, birbirlerine duydukları aşkın en ilginç şekilde yaşamaları ve sonrasında olanlar...