Mafya Raketi

Mutsuz

"Niye?" diye sordu.

"Kaybettim! Sana karşı kazanamadım. Benim için fazla iyisin ama senin için tutuşan bir kalp kazandım. Bu kalbi seninle yaşatmak istiyorum." dedim.

Umursamaz bir ses tonuyla "Aşka inanmam." dedi.

"Niye? İnanmamanın sebebi ne?" diye sordum.

"Daha küçük yaşımda taciz etti baban. Çoğu erkek fiziğimden dolayı bana yaklaşıyor. Tişörtümü çıkardığımda sende etkilendin. Erkekler sadece seks oyuncağı benim için. Öyle olmasa kadınların kendi kemik iliğinden sperm oluşturulmazdı. Kadınlar tek başlarına hamile kalmazlardı." dedi.

"İlla seks, çocuk falan mı senin için sevgi? Dokunmadan da sever insan. Sadece kalbiyle sever insan." dedim.

"Sevgiye de inanmıyorum." dedi.

Yanına yaklaştım ve elini alıp bileğime tam nabzın kontrol edildiği yere koydum.

"Baksana nasıl atıyor kalbim. Aşk, sevgi olmasaydı senin yanında böyle heyecanlanmazdım. Kalbim böyle atmazdı." dedim.

"Hadi diyelim ki aşk var ve bana o insan seviyesini düşüren duyguyu hissettiğini varsayalım. Ne olacak?" diye sordu.

"Mutlu olacağız. Belki ilerde bir yuvamız olur. Bu yuvamızda yaşayan küçük Helenler." dedim.

"Bak hiçbir masal mutlu son ile bitmez. Hani sana daha önce masal anlatmıştım. Kendi hüçüklüğümü daha doğrusu. O masalın sonunun mutlu bitmesini bekleyemezsin. Daha küçük yaşımızda beynimize o sikik masallar ile mutlu son olacağına inandırmaya çalıştılar. Oysa hepsinin sonu farklıydı. Hepsinin sonu mutsuzdu." dedi.

Tam itiraz edecekken "Sana örnek vereyim." dedi ve derin bir nefes aldı.

"Öncelikle uyuyan güzel. Kendi babası ona sahip olmayı o kadar arzulamıştı ki o uyurken tecavüz etti. Masal tabii ama iki çocuk doğurdu. Bebeğinin parmağını emmesi sonucu doğdu. Sonra Rapunzel prensin sıklaşan ziyaretleri sonunda hamile kalır, çocuğunu harabe haldeki kulede yalnız başına doğurur. Daha ne kadar örnek var. Biri de benim. Asla bir mutlu sonum olmayacak." dedi ve ayakkabısını ayağına geçirip yanımdan uzaklaştı.