Louis uyandığında saat 8'di. Hava kararmıştı ve çoğu mum sönmüştü. Harry ise hala uyuyordu. 'Yorulmuş olmalı.' diye düşündü Louis. Aklına birkaç saat önce yaşadıkları gelince utançla karışık gülümsedi.
Harry'yi rahatsız etmemeye çalışarak ona daha fazla sokuldu ve başını boyun girintisine koydu. Harry'nin başı öbür tarafa dönük olduğu için ona yeterince yer vardı. Louis içine derin bir nefes aldı. Sirke ve tuzla karışmış olan erkeksi kokusunu iyice içine çekti.
"Sen beni mi kokluyorsun?"
Louis korkuyla yerinde zıpladı ve geri çekildi. Korkudan bayılacaktı resmen. Öyle aniden konuşulur muydu?
"Üzgünüm. Korkuttum mu seni?" dedi gülerek.
"Ne ara uyandınız siz?"
"Biriyle yatmaya alışık değilim. Bayağı bir düzensiz uyudum o yüzden. Sürekli uyanıyordum ve seni de uyandırmak istemedim. Bilincim açıktı uyurken yani."
"Neden uyandırmadınız ki bak akşam olmuş."
"Yorgun hissediyor olabilirsin diye." dedi görülmeyeceğini bildiği halde göz kırparak.
"Sizinleyken yorgunluğumu hissetmem ki ben." Louis tekrar boynundaki yerini aldı. Harry kolunu onun altından geçirdi. Böylelikle eli Louis'nin omzuna değiyordu. Harry onun omzuna parmak uçlarıyla dokundu. "Çok tatlısın Louis." Louis gülümsedi.
Sessizlik oluştu. Harry ufak dokunuşlarla onun omzuyla oynuyordu. Louis de eliyle Harry'nin göğsüne görünmez daireler çiziyordu.
"Bay Styles?" dedi Louis kafasını kaldırıp ona bakarak. Gözleri karanlığa alışmıştı ve az da olsa görebiliyordu.
"Hm?"
"Pişman değilsiniz, değil mi?"
"Ne için?"
"Benimle birlikte olduğunuz için."
Pişman mıydı? Bilmiyordu. Sonuçlarının ne olacağını kestiremiyordu. Yine de onunla olduğu için mutluydu. Vücudu fazlasıyla iyiydi. Ayrıca Louis'nin bu kadar masum olması onu etkiliyordu.
"Hayır." dedi. "Seninle olduğum için mutluyum."
"Hangi anlamda?" diye sordu. "Yani cinsel birlikteliğimiz için mi yoksa yanınızda olmamdan mi mutlusunuz?"
Tanrım! Ne çok soru soruyordu. Harry ne diyeceğini bilemedi. Yanında olup olmamasından mutlu değildi. Nötrdü. Bir şey hissetmiyordu. Yine de böyle söylemek yerine "İkisi de." dedi.
Louis tekrar mutlulukla gülümsedi. "Bence bir gün beni kelepçelemelisiniz." Harry bütün hareketlerini kesti. Bunu düşünmek bile onu kötü yapıyordu. "Ya da kostüm!" dedi Louis. "Kostüm giyebilirim. Kedicik kostümü. Nasıl?"
Bütün bunların onu bu kadar etkilemesi çok saçmaydı. Harry ergenliğini atlatmış, yetişkin bir adamdı. Kedicik kostümü içindeki Louis'den etkilenmesi ne kadar normaldi ki?
"Gerçekten çok hoşuma gider."
"Ya da" dedi duraksayarak. "Okulun eteğini bulurum ve onu giyerim. Çok ironik olmaz mi? Öğretmen öğrenci ilişkisi."
"Hayır, hayır. Okul eteği istemiyorum." dedi yüzünü buruşturarak. "Bana Kendall'ı hatırlatıyor."
"Kendall mı?"
"Evet. Eteği o kadar çok yukarı çekiyor ki poposunu görüyorum."
"Baktınız yani?"
"Sen olsan sen de bakarsın."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fearless
FanfictionLouis, öğretmeni Bay Styles'a aşık oluyor ve onu kendisine aşık edeceğine neredeyse emin. 17! Louis 26! Harry