27.Bölüm

1.1K 54 0
                                    

♡♡



Tüm hafta boyunca ders çalışmıştık. Ben ek olarak Umuta anlatacağım 2 dersin her sayfasını ezberlemiş notlar çıkarmıştım.

Cumartesiydi ve ben Cafeye giderken ne giyeceğimi düşünüyordum.

Dolabımdan siyah kocaman bi swit alıp üzerime geçirdim. Altına siyah dar paçamı da giyince olmuştu. Çok düşünmeye gerek yoktu sanırım. Aynanın karşısına geçip sade bir makyaj yaptım. Bu gün değişiklik olarak eyeliner de çekmiştim.

Telefon çalışınca bakmadan açtım

"Aşağıda ağaç oldum. Annen ağzımdan laf almaya çalışıyo sende ilgili çabuk in"fısıltıyla konuşup yüzüme telefonu kapayan Laçinle gülümsedim.

Annem Edayıda Laçinide çok severdi.

Annem onları konuşturmadan girmem gerekti.

Üzerime hızla parfümümü sıktım ve montumu beremi ve çantamı koluma takarak merdivenlerden depar atarak indim.

Salona girdiğimde Laçin derin bi nefes almıştı.
Annem Edayla sohbete dalmıştı. Eda bizden daha hanım efendi çalışkan olduğun için annem hayıflanır Eda gibi kızı olsun isterdi ama napsın eldekiyle idare edecekti.

Oysa biz Laçinle hanım olmaktan biraz uzaktık. 
Bazen gecelere kadar parkta otururduk bazen mahalledeki çocuklarla kavga ederdik bazen bize laf sayan kadınlara göbeğin sarkmış gibi hakaretler ederdik.

Tabi çok fazla azar işitmiştik. Bikaç kere okuldan uzaklaştırma bile almıştık ne vardı tuvaletye bikaç kişiyi sıkıştırıp dövdüysek sanki.

Annem Edaya"Çalıştır bizim kızlarıda adam olsunlar züppe oldular başıma" laf saya saya gitmişti.

Bende izerime montumu atkımı beremi geçirdim.
Çocuklarla kafede buluşacaktık ve geç kalmamak için hızla evden çıktık.


"Kızlaaar ya burnum akarsa,ya hapşırırsam,ya rezil olursam,ya anlatamazsam"

"Saçmalama Dila ne rezil olması" Edaya umutla baktım

"Yani dersi iyi anlatırsın kendimden biliyorum geçiyodum ama burnun akabilir dikkatli ol,hatta şey yap miraaaaçç burnumda bişey varsa söyle "

O benle dalga geçerken "inşallah deniz galerini karıştırır"diye beddua etmiştim. Bi anda beni itmesiyle zor toparlandım.

"Bu ne biçim beddua Dila ne diyosun ayrılalım mı aaa"

Onun söylediklerine kahkaha attım. Gerçektende galerilerimiz kırmızı çizgiydi.

Nihayet kafenin önüne geldiğimizde derin bi nefes aldım.

Yanaklarımı kızlara uzatıp şans öpücüğü diye kendimi zorla öptürdüm ve yavaşça içeri girdik.

İlk hepimiz bi masada oturmuş kahve içmiştik.

Şimdi ise Umut benim yanıma gelmişti yanımdaki Doruk Edanın yanına geçmişti zaten Laçinle Deniz ayrılmamıştı bile.

Nihayet başlamıştık.

♡♡


4 saatin sonunda sözelleri bitirmiştik.


"Bir şeyler yiyelim öyle devam ederiz" Umutun sesiyle kafamı kaldırdım.

Neredeyse dip dibeydik acaba yüzümde bi şey var mıydı?

Anonim : Umutsuz (yarı texting) TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin