-"Selena ne yaptın çocuğa?" dedi Taylor. "Üzerime gelmeyin zaten bugün sinirliyim." diyip kollarımı kenetledim.
"Git bari çocuğun arkasından."
"Ne gideceğim be?" diye sinirlendim.
"Selena saçmalıyorsun sen iyice. Tamam bugünlük bu kadar film yeter." diyip televizyonu kapattı Ryan.
"Siz takılın madem,ben geçiyorum." diyip ben de kalktım. "Çocuğun yanına git." diye bağırdı arkamdan.
Kapıyı kapatıp odadan çıktım. Derin bir nefes aldım. Telefonum titreyince Justin'dir diye heyecanla baktım ama tanımadığım numaraydı. Sessize aldım ve teras katına çıktım.
Kimse yoktu. Sağ ayağımdan destek alıp mermere bastım ve çatıya çıkıp bağdaş kurdum. Telefonumdan karışık çal yaptım ve şarkı dinlemeye başladım.
Başımı geri doğru yatırdım ve yıldızları seyrettim. Şarkının durdu ve telefon calmaya başladı. Kimdi bu saatte? Sinirlenip açtım.
"Kiminle görüşüyorum?" diye sordu. "Siz kimsiniz?" dedim. "Sıkı takipçilerinden diyelim Marie." dedi.
Kapatmak için yeltendim ama "Önemli olmasa 3 kere aramazdım herhalde,kapatma." dedi.
"Efendim? Buyrun." dedim sakince. "Marie,yakında başına çok şey gelecek." dedi. "Anlamadım?"
"Bir şeyler duydum ve uyarmak istedim sadece." dedi ve kapattı. Bu kimdi şimdi? Toparlanıp hızlıca kalktım ve çatıdan aşağı indim.
Justin'in kapısına gidip kapıyı çaldım. "Selena sonra konuşsak?" diye açtı. Hızlıca içeri girdim oturdum. "Korkuyorum." dedim. Elim ayağıma dolanmıştı.
Buraya geldiğimde hiçbir şeyi umursamayan,soğukkanlı biriydim. Belki de geldiğimde çalıştığım insanları,arkadaşlarımı görmezden geldiğim ve takmadığım içindi bütün bunlar.
Ama zamanla beraber daha çok vakit geçirince değer vermeye başladığım insanları kaybetme korkusuyla baş başa kalmıştım. Burası beni gerçekten değiştirmişti.
"Noldu?" diyip yanıma yatağa oturdu. "Ya benim yüzümden sana bir şey olursa?" dedim.
"Ne diyorsun anlamıyorum."
"Justin burası beni çok bambaşka biri yaptı."
"Selena konudan konuya atlamasan ve beni bağlantı kurmaya çalışmak zorunda bırakmasan? Düzgünce anlat ne olduğunu."
"Uyuyalım mı?" dedim. İçimde bir his vardı ve çözemiyordum kötü hissediyordum. Üstüne bu telefon beni daha çok korkutmuştu.
"Selena yalnız kalmak istiyorum bu gece. Kızgın ve kırgınım sana." dedi. "Haklısın,gidiyim ben." diyip kalktım.
Ama hiçbir şekilde göz göze gelmiyorduk. Kalktığımda kolumdan tutup durdurdu. "İçim rahat etmez. Ne olduysa söyler misin lütfen? Pek iyi görünmüyorsun."
"Sana ihtiyacım vardı sadece. Yanında yatıp uyumak istemiştim." dedim gözlerim dolarken. "Omzum çok sert benim kalbimden bile." dedi ve sessiz kaldım.
Devam etti. "Bütün gün iyi gelmeme rağmen garip hareketler sergileyip beni başından savdın. Kalbimi kırıp bir anda odaya geliyorsun ve iyi değilsin. Anlatmanı istedim her telden başka bir şey savuruyorsun. Anlamıyorum napmam gerekiyor?"
"Haklısın."
"Selena haklıyım bir özür bile dilemedin."
"İyi geceler." diyip kendi odama indim. Ama bir türlü uyuyamadım. 1,5 saat dolandım durdum yatağın içinde. Telefondan Justin'e mesaj attım.