O kabusun üzerinden 2 gün geçmişti. Ama bir türlü unutamıyordum. Sonunda Draco revirden çıkmıştı gerçi hala alçılıydı ama olsun. Beraber Ksk dersine ilerlemiştik bu ders gry'lar ile ortak olduğu için draco pek mutlu değildi.
Bay Lupin sınıfa girdi. Sınıfta içinden sesler gelen bir dolap vardı. Bütün çocuklar şaşkınlık içinde o dolaba bakıyorlardı.
Lupin: Dolabın içinde ne olduğunu söylemek isteyen varmı?
Granger: Bir Böcürt var efendim. Kimse Böcürtün neye benzediğini bilemez kişinin en büyük korkusuna dönüşür.
Lupin bize böcürtü etkisiz hale getirmek için olan büyüyü tekrarlatıyordu.
Lupin: Evet şimdi herkes Ridiculus diye tekrar etsin. Ardından sıraya geçin ve Böcürtün üzerinde deneyin.
Bazı çocuklar tedirginlerdi ama sıraya girmişlerdi.
Lupin dolabı açmaya başladığında herkesin korkusuna göre farklı haller alıyordu sıra bana geldiğinde heyecanlanmıştım.Draco da dahil tüm odanın bakışlarının üstümde olduğunu hissettim.
Böcürt bir anda benim gözümden gibi görünen o kabusa dönüşmüştü en kötü kısmı gelmeden hemen,
Ben: RİDİCULUS diye bağırdım ve yok oldu.
Arkamı döndüğümde herkes anlamsız bakıyordu. Alaycı tavrımı takınmaya çalıştım.
Ben: Heralde herkesin korkumu anlamasına izin vereceğimi sanmadınız.
Yerime geçtiğimde draconun bana sırıtarak baktığını gördüm. Ama bu sefer her zaman olduğundan farklıydı yanaklarım hafiften kızarmıştı. Sakin ol Syrenia o senin arkadaşın hem zaten az önce o büyüyü bir saniye geç yapsam tüm okul senin dracodan hoşlandığımı anlardı ve draco bir daha benle konuşmazdı.
İç sesim ile kavga ederken ders bitmişti ve Draco ile ortak salona yürüyorduk.
Draco: En büyük korkun nedir?
Ben: Bunu sana neden söyliyeyim.
Draco: Hadi ama ben senin arkadaşınım.
(Zaten sorunda bu ya benim arkadaşımsın. Sadece A-R-K-A-D-A-Ş)
Ben: Korkumun kimse tarafından bilinmesini istemiyorum Altın çocuk üzgünüm.
Draco: Tmm önemli değil.
Ortak salonda birkaç kişi sirius black'in okul yakınlarındaki kasabalarda görülmesi üzerine konuşuyordu. Ama zaten okul sınırlarının kapılarında ruh emiciler vardı yani okula girmesi imkansızdı.
Birkaç hafta sonra HogsmadeDraco ve Pansyle birlikté Hogsmade'i geziyor eğleniyorduk. Draco bir kaç çocukla birlikte gry'lar ile dalga geçmeye gidince pansy ile yanlız kalmıştım. Ona Draco'ya olan duygularımı söylemek yada söylememek konusunda çok kararsızdım ama bekledigim cevap pansyden geldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Altın Çocuk ( Draco ile Hayal Et Kitabı)
FanfictionBu hikayeyi sürekli Harry Potter izlerken orada olsam olaylar nasıl değişir die düşündüğüm için yazdım. Umarım seversiniz.💚🍏🐍 Not: Bu arada Draco'ya yeşil gözü yakıştırdığım için yeşil gözlü yaptım çok takılmayın lütfen.