Selamün aleyküm bacımsular
Bölüme geçelim'☆
🌻 🌻 🌻
(6 YIL SONRA)
"Anne ben çıkıyorum hadi Allah'a emanet!" diye seslendim içeriye ayakkabılarımı giymeye çalıştığım için boğuk çıkan sesimle.
"Tamam kızım hadi Allah'a emanet ol. Dikkatli git gel." dedi annem de kapının yanına gelerek. Ardından ben tam el sallayıp evden çıkıyordum ki yeğenimin koşarak kapıya gelmesiyle yüzüme kocaman bir gülümseme yerleşti.
Zaman ne çabuk geçmişti. Daha dün yengem bize hamile olduğunu söylemiş gibiydi ama yeğenim Hicran çoktan bu yıl altı yaşına girmişti. Kendisi benimle uğraşmayı pek severdi.
"Hala gelirken bana çikolata da alır mısın?" dedi sevimli sevimli sırıtarak. Ellerini de önünde birleştirmiş, yavru kedi bakışları atıyordu bana. Yapma be kızım kalbimden vuruyorsun beni!
"Alırım tabii yeğenim." dedim ağır abi edasıyla eğilip onu omzumun altına alırken. Saçlarını karıştırıp ayağa kalkarken annem ordan hemen kızdı.
"Hanım hanımcık konuşsana biraz. O ne öyle bizim bakkaldaki Mahmut abi gibi konuşmalar! Bir de elinde tespih salla istersen?"
"Aa doğru dedin. Tespihim nerede benim?" deyip cebimden siyah tespihi çıkarıp sallayınca annem tövbe çekerek güldü ve salak kızım diye söylenmeye başladı. Ben de gülerek Hicran'a göz kırptım ve annemle ikisine el sallayıp asansöre bindim.
Otobüsle geçen tıklım tıklım yolculuğumun ardından fakültenin önünde durup etraftaki kalabalığa baktım. Üniversiteyi bitirip, psikoloji bölümünden mezun olmama üç ay kalmıştı. Hayallerime adım adım yaklaşmıştım ve o hayali gerçekleştirmek için atmam gereken son bir adım kalmıştı.
Şalımın önünü düzeltip ellerimi montumun cebinde ısıtma çabalarıma devam ederekten girdim binaya. Feracem sağolsun rüzgarda uçuşup durmuştu.
Sonbahar aylarındaydık ve dışarısı kart postallardan fırlamış gibi güzel geliyordu. Bahçedeki ağaçların sarı yaprakları zeminde hoş bir görüntü oluşturmuş, insanın içini rahatlatıyordu.
Binaya girer girmez soğuk bir anda kesilip, yüzüme sıcak hava vurunca biraz uykum gelse de dersimin olacağı sınıfı bulup içeriye girdim.
Didem de altı yıl önce bahsettiği gibi gazetecilik bölümünü tutturmuştu ve onunda son senesiydi. Ve bu süre içerisinde o da feraceye geçmeye karar vermişti. Hatta ve hatta hafızlık kutlamasının olduğu gün giymeye karar vermişti feraceyi.
Eski kurs anılarımız gözlerimin önünden bir bir geçerken kendimi gülmemek için zor tuttum çünkü çevremdekilerin bana deli gözüyle bakmasını istemezdim.
Bugün öğlen saat üçe kadar derslerim vardı ve derslerden sonra kurs arkadaşlarımla görüşmek için program yapmıştık. İki aydır görüşemiyorduk. Didem hariç, çünkü Didem'le her gün yüz yüze olmasa telefondan görüntülü konuşuyorduk. Aynı şekilde Hilal'le de öyleydik ama onunla yüz yüze görüşme fırsatımız pek olmuyordu. Kendisi nişanlanmış ve düğün telaşesindeydi ama bizimle de konuşmayı ihmal etmiyordu. Nişanlısını daha önce hiç görmemiştik ve bu konu hakkında pek bilgimiz yoktu. Büyük ihtimalle bugün onun muhabbeti dönecekti.
![](https://img.wattpad.com/cover/224458246-288-k715635.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kayıp Gülüşlerin Adresi ✓ Texting
Tâm linh0526..: Ey iman eden, sahurda ne yiycen? Zümra : Zıkkımın kökü. Yer misin? Sürekli 'Bugün erken yatacağım.' deyip asla erken yatamayan Zümra, bir gün yine sahura kadar uyanık kalıp kitap okurken telefonuna bilinmeyen bir numaradan deli saçması mesa...