Selamün aleyküm gençleer✌
Biliyorum biliyorumm görüşmeyeli uzun zaman oldu. Hatta bazılarınız "Ulan benim kütüphanemde böyle bir kitap mı vardı?" bile diyebilir. Haklısınız ama bir takım problemler oldu neyse boşverin problemleri bölüm geldi daaa uçunn '☆
Bu arada medyadaki çizim bana ait, daha fazlası için instagram hesabımdan da takip edebilirsiniz🙈
🌻 🌻 🌻
Ben öksürük krizine girerken yanımda oturan Hilal bir yandan sırtıma vuruyor, bir yandan da benimle aynı yere donuk bir ifadeyle bakıyordu.
Ruhumuza el fatiha alalım arkadaşlar. Rahmetliler noodle yemeyi çok severdi dersiniz.
"H-hocam?" dedi Dido kekeleyerek korkuyla.
"Yakaladım sizi hainler!" dedi hoca yemekhanenin kapısını kapatıp yanımıza gelirken. Ben öksürmekten kıpkırmızı olmuş suratımla hocayı izlerken yüzlerimize tek tek bakarak kahkahayı bastı aniden.
"Suratınızdaki o dehşet ifadeleri bir görseniz!" dedi henüz yirmi beş yaşlarında olan hoca. Bizim sınıfın belletmeni oluyordu. Belletmen hocalar kursta yatılı kalırdı ve etüt derslerimize girerdi. Betül hocaysa sabahtan öğlene kadar bizimleydi sadece.
Benim öksürüğüm sonunda dururken biz hâlâ hocanın bize kızmasını bekledik ama o güldükçe bizim de gülesimiz geliyordu. En son Hilal benim suratıma bakarak bir kahkaha kopartınca Dido'yla biz de koyverdik gitsin.
Gülüyoduk ama bir yandan da hocanın kızmasını bekliyorduk. En sonunda sakinleşince hoca başındaki tülbenti düzelterek nefes nefese konuştu.
"Bensiz nasıl yersiniz noodle yaa? Çekilin bakayım." dedi ve yanımdaki sandalyeye yerleşerek temiz çatalla bir tane lokma aldı. Biz ağzımız açık onu izlerken "E hadii! Şimdi müdür hanım gelir, o gelmeden buraları temizlememiz lazım çabuk yiyin, kızmayacağım size. Zamanında biz de bu yemekhanede arkadaşlarımla az yemek kaçırmadık. İki sene önce ben de öğrenciydim burada." dedi gülerek.
"Hocam kralsınız." diyen Didem'e destek verdim ve hocaya dönüp, "Noodle dayanışması!" diyerek yumruklarımızı tokuşturdum.
Dördümüz ortaklaşa noodle yedikten sonra oradaki bulaşıkları yıkadık. Geriye hiç bir iz bırakmamıştık. Sandalyeleri bile milimine kadar aynı şekilde yerine koymuştuk. Temiz hallettik bu işi vesselam.
"Şaka bir yana kızlar bir daha olmasın. Yemekhanede çok kolay yakalanırsınız. Ben size taktik vereyim. Evden minik su ısıtıcısı getirin ve yatakhanenizde yapın bunları daha kolay ve risksiz olur. Biz öyle yapıyorduk fakat yatakhanenizdeki kızların ispiyoncu olup olmadığına dikkat edin." diyen Azra Hoca'ya bakıp başımızı salladık.
"Bu nasıl bizim aklımıza gelmedi kanka?" dedi Didem bana dönerek.
"Daha acemiyiz biz kızım. Hoca tecrübeli baksana." dediğimde hepimiz tekrar gülüştük ve sessizce yatakhanelerimize geri döndük.
Yatağa girdiğimizdeyse Didem ve Hilal kafalarını yastığa koyduğu gibi uyurken, ben döne döne zar zor uyumuştum yine.
* * *
Ertesi gün birkaç saatlik uykuyla hocaların bağırmasıyla yapışan göz kapaklarımı zar zor ayırdım. Bugün bizi uyandıran hoca en sevmediğim hocaydı. Bizi uyandırmak için gelip dolap kapağına yumruk vuruyordu ve uykudan sıçrayak uyanıyordum. Halbuki bizim sınıfın hocası Azra hoca gelip "Hanımlar hadi namaza. Cennete giden bu yolda bir adım daha atcaksınız bak." diyordu gülerekten. Türlü türlü insan vardı işte napalım.
![](https://img.wattpad.com/cover/224458246-288-k715635.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kayıp Gülüşlerin Adresi ✓ Texting
Spiritual0526..: Ey iman eden, sahurda ne yiycen? Zümra : Zıkkımın kökü. Yer misin? Sürekli 'Bugün erken yatacağım.' deyip asla erken yatamayan Zümra, bir gün yine sahura kadar uyanık kalıp kitap okurken telefonuna bilinmeyen bir numaradan deli saçması mesa...