Dün gece ani bir duygusallıkla yazdığım yazıyı ciddiye aldığınız için teşekkür ederim. Benimde karşılık olarak daha yüksek bir modla, daha güzel bölümler yazacağımdan emin olabilirdiniz.
Keyifli okumalar
🐘Havanın soğukluğu yüzüme doğru çarpıyor ve tüm vücudumun titremesine sebep oluyordu ama umursamadan bankta oturmaya devam ettim. Dün gece hiç uyuyamamıştım ve gözlerim ağlamaktan kıpkırmızı olmuştu. Babamın annemi aldatıyor olması aklımdan çıkmıyordu ve bu da duran göz yaşlarımın arada bir ansızın yeniden akmasına sebep oluyordu.
Üzgündüm fakat dünden beri o üzüntüm kendini yavaş yavaş öfkeye bırakmıştı. Aslında hem üzüntüden hem de duyduğum yüksek dozda öfkeden ağlıyordum. Bu da şu an beni hissizleştirmişti.
Soğuk havayı umursamıyor bedenime eziyet ediyordum. Annem ve Taehyung ile bu konuyu paylaşmadan önce babamla yüzleşmem gerekiyordu. Jinsoul babamı gördüğünü söylemişti ama elinde herhangi bir fotoğraf yoktu.
Önce gidip her şeyi kendi gözlerimle görmeliydim. Ondan sonrada babamla yüzleşmeliydim. Üstelik yaptıklarının hesabını ödemesi gerekiyordu. Yalnızca annemi değil aynı zamanda bizide aldatıyordu.
Düşüncelerimde boğulmaktan dolayı akan göz yaşlarımı yeni fark ettim. Onları hırslı bir şekilde silerken bir anda telefonum çalmıştı. Umursamadım ve ağlamaktan dolayı acıyan gözlerimi kapatıp sesi görmezden gelmeye çalıştım.
Fakat telefonum çalmaya devam ediyordu. Arayan kişinin pes etmeyeceğine kanaat getirip telefonumu cebimden çıkardım ve ekrana bakmadan cevapladım.
"Efendim?"
"Evden erken çıkmışsın okulda mısın? Kantine geldim ama yoktun."
Jinsoul'ün endişeli sesini duyunca derin bir nefes vermiştim. Gece benimle birlikte hiç uyumamış yanımda kalarak beni teselli etmeye çalışmıştı. En yakınım tarafından hayal kırıklığına uğramış olmama rağmen kan bağım olmayan insanlar tarafından bu derece önemsenmem beni biraz olsun umutlandırıyordu.
"Kampüste oturuyorum."
"Kampüste mi oturuyorsun? iyide hava buz gibi."
Bakışlarım etrafta gezindi ve soğuktan korunmak için binalara doğru acele bir şekilde yürüyen insanlar dışında kimseyi göremedim. Onlarda dönüp bu salak bu soğukta ne yapıyor der gibi bana bakıyordu.
"Soğuk iyi geliyor."
"Lena lütfen yapma şunu. Hadi gelde sana sıcak bir şeyler alayım. Daha iyi gelecektir."
Yalvarırcasına konuşması yutkunmama sebep olmuştu. Benim için ne kadar endişelendiğinin farkındaydım ama şu an yalnızca burada oturmak istiyordum.
"Yalnız kalmak istiyorum Jinsoul. Lütfen bana biraz müsade et. Daha sonra geleceğim."
Telefonun diğer ucundan sıkıntıyla bir nefes verdiğini işitmiştim. "iyide hava buz gibi diyorum. Hasta olacaksın."
Pes etmeyeceğini biliyordum. Tıpkı onun gibi bende sıkıntılı bir nefes verdim. "Bana iyi geliyor. Bir kaç dakika sonra oraya gelirim. Gelince görüşürüz."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝑶𝒕𝒉𝒆𝒓 𝑯𝒂𝒍𝒇 |𝑱𝒊𝒎𝒊𝒏✔
Fanfiction"Bu böyle devam edemez. Seni o insanlardan kurtarmam gerek." Bir eliyle göz yaşlarını silerken şaşkın bakışları beni buldu. "Nasıl yapacaksın?" Derin bir nefes alıp hemen karşımda duran aynada kendimi inceledim. Daha sonra ise bakışlarım ikizimi b...