𝑶𝒕𝒉𝒆𝒓 𝑯𝒂𝒍𝒇 |𝑱𝒊𝒎𝒊𝒏✔

①②

Keyifli okumalar
💜

Gurur ve önyargı kitabının çıkardığım özetini bilgisayarıma yazmakla meşguldum. Hemen yanımda oturan Jinsoul ise okulun kütüphanesinde olmamızı umursamadan bir şeyler anlatıp duruyordu. Benim ise onu dinlediğim pek söylenemezdi çünkü sinirlerim alt üst olmuştu.

Dün taksi bulamayıp zar zor kendimi otobüs durağına atmıştım ve eve gittiğimde su içindeydim. Evet, dünyanın sonu değildi zaten asıl dert ettiğim şey ıslanmakta değildi. Jimmy'nin bu kadar umursamaz olması bana koymuştu.

Çünkü benim tanıdığım Jimmy ne olursa olsun beni o şekilde bırakmazdı. Belkide abartıyordum fakat bu durum Jimmy'nin karakterine ters olduğu için anlam veremiyordum işte. O böyle biri değildi.

Gerçi o artık tamamen başka biri olmuştu. Bir yerde hala şaşırıyor olmamda saçmaydı.

"iş bulmamız lazım."

Jinsoul elinden geldiğince kısık sesle konuşmaya çalışıyordu. Bu sefer bahsettiği konu ilgimi çektiği için dikkatimi bilgisayarımdan çekerek ona verdim.

"ingilizce özel ders verelim diyorum. En azından ortaokullara yada liselilere."

Jinsoul kaşlarını havaya kaldırdı.   "Ama bizden kim ders almak ister ki? Sonuçta tecrübeli bir sürü öğretmen var."

"Daha az para alacağız tatlım. Bir şekilde birilerini buluruz. Yarın ilan falan çıkartalım."

Gülümsedi ve başını sallayarak beni onayladı. Her ne kadar ailelerimizden de destek alacak olsakta ayrı eve çıkmayı biz istemiştik ve bir şekilde başımızın çaresine bakmayı öğrenmemiz gerekiyordu. Üstelik ders vermek bizim içinde güzel bir tecrübe olabilirdi.

"iş bulmak bir yana sen iyi misin peki?"

Jinsoul'ün sorduğu sorunun ardından parmaklarım kılavyenin üzerinde yazmayı bıraktı ve sıkıntıyla iç çekerek arkama yaslandım.

"Gayet iyiyim." Diyerek yalan söyledim fakat arkadaşımın bana inanmadığı çok açık ortadaydı.

"iyiyim derken bile iç çekiyorsun Lena. Benimle konuşabilirsin. Jimmy'nin seni o şekilde bırakmasına çok bozulduğunu biliyorum."

"Sorun sadece o değil." Ödevi yazmaya yeniden ara verdim. "Ondan beklenmeyecek şekilde beni çok tersledi."

Aklıma arabada sesini yükseltişi geldikçe sinirlerim iyice geriliyordu. Yaptığım tek şey onu merak etmekti fakat suç işlemişim gibi üzerime gelmişti.

"Ben artık ondan her şeyi beklerim. Zaten kişiliğinin çok değiştiğini biliyoruz bunlara şaşırmıyorum."

Benimde şaşırmamam gerekiyordu. Her seferinde ne yapacağımı bilemez hale geliyordum. Her gün yeni bir şeyle geliyordu.

"Ayrıca aramalarımıda bilerek cevaplamıyordu. Bunu demek istemiyorum ama sanırım Ga Yoon haklı. Çocuğa gına gelmiş."

Bunları söylerken sanki espiri yapmış gibi gülmüştüm ama kesinlikle sinirden gülüyordum.

"Yok be." Jinsoul kabullenemiyor gibi başını iki yana salladı. "Öyle düşünme."

"Nasıl düşüneyim Jinsoul? Bas baya ortada işte." Derin bir nefes alıp bakışlarımı yeniden bilgisayara çevirdim.

"Neyse boş ver, kapatalım şu konuyu daha fazla konuşmak istemiyorum."

Zaten sürekli aklımda olduğu için bir türlü neşelenemiyorken birde konuşup kendime iyice eziyet edemezdim. En iyisi tamamen ödevime odaklanmaktı.