AĞĞĞR SELAM NABERRR!?Çok heyecanlı hissediyorum. Bugün yazdığım 2. bölüm eğer biterse atarım bitmezse yarına kalır no problem :*Her zaman yazmak istemiştim ve şuan yazıyorum resmen hayallerim gerçek oluyor ve en önemlisi takip edip hikayelerini severek okuduğum kişiler benim hikayemi okumuş. Şok oldum! "Ayna ayna, söyle bana benden mutlusu var mı bu dünyada?" "Hayır Bayan Parker." Herneyse size iyi okumalar :*
Savaş patlak vermişti. Meydan dev bir adam, iki adet çelikten zırh giymiş insan, kalkanını kaptırmış bayrak-adam, kalkanı kaçırmış pijamalı-çocuk, kızıl saçlı iki kadın, anlında bir taş bulunduran kırmızı bir yapay zeka, ok atan bir keskin nişancı, süper yetenekli bir kedi, bir kolu vibranyumdan olan süper askerle doluydu. Normalde dost olan tüm bu süper kahramanlar şimdi özgürlük için savaşıyorlardı.
Aslında her iki takım da savaşmak istemedi. Ama hayat acımasızdı. Kaptan Amerika'yı kaçarken gördü Tony Stark. Peşinden giderken kulaklığından Peter'a haber verdi.
"Evlat, Rogers'ın peşinden gidiyorum buralar sana emanet."
"B-bi saniye Bay Stark siz buranın geçici lideri olmamı mı söylüyorsunuz?!"
"Hayır evlat burdaki tek lider benim sadece etrafa göz kulak olacaksın."
"P-peki Bay Stark."
Tony, Steve'i takip ediyordu. Onun Bucky Barnes ile beraber bir depoya girdiğini gördü. Peşlerinden gitti. Ses çıkartmamaya çalışıyordu. Fakat demirden bir zırh ile ne kadar az ses çıkartabilirdi ki? Bu yüzden zırhını çıkardı. Her ne kadar güvenliği az olsa da bu şekilde ne yapacaklarını görebilirdi.
Steve ve Bucky eski bir bilgisayara yaklaştılar. Bir kaç tuşa dokunup farklı uygulamalara girdiler. Tony Friday'in yüklü olduğu gözlüğe seslendi:
"Friday, görüntüyü yakınlaştır, ses duyarlılığını arttır."
"Hemen patron."
Bunlar kamera kayıtlarıydı. Bucky ve Steve kaza yapmış bir arabanın kayıtlarına bakıyorlardı.
"B-Bucky?"
"Steve..."
"Sen yapmadın. Zihnine girmişlerdi."
"Ben böyle olsun istemedim Steve!"
"Elbette istemedin."
"Belki de istedin?"
Tony nihayet ortaya çıktığında, anne ve babasının katilinin karşında duruyordu.
"Yemin ederim istemedim Stark. Hiçbir şey hatırlamıyorum bile."
"Tony, gerçekten lütfen sadece düşün. Senin için zor biliyorum ama bu olayda asıl suçlanması gereken HYDRA. Bize yardım et ve beraber ailenin gerçek katilini yakalayalım!"
Tony karar veremiyordu. Ailesinin katilinin gerçekten de zihniyle oynanmıştı. Bunu biliyordu inkar etmedi. Ama suçlayacak birini istiyordu. Günah keçisi olarak Bucky'yi seçmişti.
Zırhını çağıracakken birden her yer karanlık oldu. Sonra tekrar düzelmeye başladı. Bir odada duruyorlardı. Bir çok asker vardı. Bir koltukta oturan ve bağıran bir adam. Hiçbiri Tony'yi fark etmedi. Sanki... orda yok gibiydi. Ona bir kaç kelime söylüyorlardı. -UwU burda ne oluyor tahminler var mı?-
"On yedi"
"Eve dönüş"
"Özlem"
"Yük vagonu"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Irondad // Peter Parker + Tony Stark
FanfictionHer şey İç Savaş çıktığında başlamıştı. Kendisine destek toplamaya çalışan Tony Stark, sadece 6 aydır süper kahramanlık yapan acemi bir genç bulmuştu. Peter Parker adındaki bu liseliyi yanına almak için evine gittiği gün, kendisine bu kadar benzeyen...