Bölüm öncesi ufak bir not: seks işçisi kadınlar da diğer bütün meslek erbabı kadar emekçidir ve insandır. Ne sebeple bu işi yapıyor olurlarsa olsunlar bu gerçek değişmez. Saygıyı ve insanca muameleyi hak ediyorlar.
⚜️⚜️⚜️
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Jongin hancıya seslenip biraz soğuk et, beyaz peynir ve bir şişe şarap sipariş ettikten sonra yanına sokulan fahişeyi bir hamlede kucağına çekti. Kadının elbise yakası o kadar açıktı ki iri beyaz memeleri yakalarından dışarı taşıyor, elbisenin koyu kırmızı kumaşı ile hayli tezat bir manzara sunuyordu.
Valhalla'nın Ölümsüzü diyorlardı onun için. Yani bir nevi melek. Kırkına merdiven dayayan birine göre fazla genç bir görüntüsü ve inanılmaz yüksek bir enerjisi vardı. Kalçaları sıkı ve sert, teni pürüzsüz ve kremsiydi. Göz kenarlarındaki ince çizgiler onu ele vermeseydi yirmisine henüz girmemiş toy bir hanım zannedilebilirdi. Erotik tınılara sahip kahkahası şuh, kıvrımlı bedeni sağlıklı her erkeğin aklını başından alacak kadar çekiciydi.
"Size nasıl hizmet etmeliyim Lordum? Beni nasıl arzu edersiniz?" parlak dudaklarını Jongin'in boynuna bastırmadan hemen önce sordu. Nefesi az önce ikram edilen şaraptan sebep mayhoştu.
Lord Kim güzel fahişenin badem gözlerine baktı uzun uzun. Orada görmeyi beklediği her ne ise görememiş olmalıydı ki hayal kırıklığı belirmişti bakışlarında. "Bana her şeyi unuttur sevgili Matil." dedi sesindeki ıstırabı gizlemeye çalışarak.
Kadın göğsünü lordun koluna bastırırken güldü. Elbette yapabilirdi. Bir kere bu onun işiydi. O kadar çok erkekle yatmıştı ki ne istediklerini neyden hoşlandıklarını onlar daha söylemeden bilirdi. Bir bakışı ile dile getirmeye korktukları en gizli yaralarını, en derine gömdükleri sırlarını bir çırpıda çekip çıkarırdı yüreklerinden. Ayrıca Jongin'i ilk görüşü değildi bu. Lord yalnızca bir süredir bu civarda yaşıyor olmasına rağmen kadınlara düşkünlüğü ve yakışıklılığı sebebiyle fahişeler arasında epey meşhurdu. Onu koynuna almak için birbiriyle yarışacak kadar çok hem de.
Ne var ki bu gece, lordla sevişmek yerine uğraşmak istedi Matil.
"Unutmak istediğiniz biri mi var yoksa Lordum?" uzun beyaz parmaklarını lordun kasıklarına doğru ağır ağır sürükledi. Adamın nefesinin arzudan teklediğini görebiliyordu. Arzu ve öfke... Bir şeyler yolunda gitmiyordu ve bu da lordu huzursuz ediyordu. Şayet iç güdüleri Matil'i yanıltmıyor ise mevzu bir hanımefendi ile alakalıydı. "Belli ki zalim bir küçük hanım canınızı yakmış."
Jongin, Matil'in sorusu üzerine kaskatı kesilmişti. Unutmak istediği biri öyle mi?
