ARKADAŞLAR WATTPAD BÖLÜMLERİN SIRASINI KARIŞTIRIYOR. YÜZ KERE DÜZELTMEME RAĞMEN TEKRAR GERİ ATIYOR. OKURKEN BÖLÜM NUMARASINA DİKKAT EDEREK OKURSANIZ KARIŞIKLIK YAŞAMAZSINIZ.
GERÇEKTEN ÜZGÜNÜM :(((((
⚠️⚠️⚠️
DancingWithYourGhost ~ Sasha Sloan
⚜️⚜️⚜️
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bir başkasının odasına izinsiz girmenin doğru bir davranış olmadığını biliyordu Kyungsoo. Bu çeşit kabalığı hayatında yapmamıştı. Ancak şu durumda Lordun kapısını tıklayarak en ufak ses çıkarması söz konusu değildi. Düke yakalanabilirdi. En kötüsü izini kaybedebilirdi. Yanıt bekleyecek vakti de yoktu. Bu yüzden Lordun kapısını bir hırsız gibi sessizce açarak içeri süzüldü.
Gözüne ilk takılan tam karşısındaki kadife perdeler oldu, sıkı sıkıya kapatılmışlardı. Gözlerini korka korka çevirdi etrafta. Yavaşça. Yerden yüksek iki koca şamdan odayı aydınlatıyordu. Lordun çift kişilik geniş yatağının örtüsü bozulmamıştı, bu da henüz uyumadığı anlamına geliyordu. Başını biraz daha çevirince soldaki geniş alanda kendisi için hazırlanan lüks küvetinde oturan Lordu gördü. Islak siyah saçlar, geniş omuzlar, kaslı bir göğüs, diz ekleminden bükülmüş güçlü uyluklar... Çıplak bir afet.
Yüce Tanrım!
Böyle bir manzaraya şahit olacağını asla düşünmemişti, zaten yüz yıl düşünse aklına gelmezdi. Adımları şaşkınlıkla geri giderken sırtı kapıya çarpınca durdu. Gerginlik içinde alt dudağını kemirmeye başladı Kyungsoo. Gözlerini kaçırıyor, küvetten tarafa bakmamaya gayret ediyordu. Ne var ki onu çoktan görmüştü ve utancından ne diyeceğini unutmuştu. Hayatı boyunca bu denli utandığını anımsamıyordu
"Lordum... Ben-"
Jongin küvetin içinde doğruldu ve beyaz banyo havlusunu beline doladıktan hemen sonra kapıya doğru yürümeye başladı. Dalgalanan su küvetten taşıp her yana saçılmıştı. Üzerinden akan damlalar geçtiği yerleri ıslatıyordu. Saçlarını basit bir el hareketi ile geriye doğru taradı. Islak göğsü şamdan ışığında parıl parıl parlıyordu. Başını eğmiş genç adamın önüne geldiğinde durdu ve elini uzatarak onu çenesinden nazikçe kavradı. Başını kaldırıp kendisine bakmasını sağladıktan sonra gözlerinin içine bakarak "Kyungsoo..." diye fısıldadı. "Niçin buradasın?" sesinde heyecan ve beklenti vardı.
Kyungsoo artan solukları ile hızlanan göğsünü durduramıyordu. Meşhur Yalı Çapkını tam karşısında, üstelik çırılçıplak duruyor, yüzünde tuhaf bir coşku ve arzu ile ona bakıyordu. Gecenin bir vakti onunla odasında baş başa... Rüyalarında gördüğünden yüz kat daha iyi bir vücudu vardı Lordun. Bunu az evvel teyit etmişti gözleri. Hem de şimdi daha yakından. Üstelik sıcaklığı bunun bir rüya olmadığını kanıtlıyordu. Kalbi delice atmaya başlarken kendine niçin buraya geldiğini hatırlattı. O sırada Lord dudaklarına doğru tehlikeli bir şekilde yaklaşmıştı ve taşmak üzere olan cılız bir sabırla cevabını bekliyordu.
