Aylar geçmişti, birşeyleri atlamıştım.
Yada öyle sanıyordum.
Yoğun çalışma temposuna adadım, mesaiye kal dediklerin de laf etmeden kaldım.
Yine yeni insanlar tanıyordum, kimisi yüzüme bakınca anlıyordu kırgınlığımın olduğunu.
Yeni bir iş'ti.
Karşımda kocaman ayna, sabah 8den akşam 5'e kadar hayat sorguluyordum, o ayna karşısında.
Welcome'dum.
Aşağıdan arandım 4 kişi geliyor, asansörden indikleri zaman aynaya yansıyan önce cılız'la göz göze gelmiştim.
Sonra agâh.
Mecbursun işimi yapıyordum, hoşgeldiniz diye karşılayıp masalarına kadar eşlik ettim.
Elimi ayağımı hissetmiyordum, sinirlerim tepeme çıkmıştı.
Orada çalıştığımı bile bile, hangi yüzle gelmiştiniz?
He bu arada.
O çok beğendiğim alyans var ya, ikisinin de parmağında.
Evet, evet.
Aşk'la seçtiğim o yüzük.
Gözümün içine sokar gibiydiler, cılız bundan memnundu da, agâh bunu neden yapıyordu.
Şimdi şey diyeceğim size, agâh beni seviyordu, seviyor.
Diyeceksiniz ki sen uslanmaz bir salaksın.
Ama anlattıklarım kadar, anlatamadıklarım da var.
Agâh'ı anlamaya çalışmayı bıraktım, o gün giderken yolcu da ettim.
Afiyet olsun, iyi günler.
Afiyet onlara çoktan olmuştu, iyi de günleri olmasın.
Geçti gitti.
Kendimi gerçekten çalışmaya verdim dediğim de bile karşıma çıktı.
Günlerce gide, gele.
Kendime vakit ayırmaz olmuştum, 5 de işten çıkar eve gidip duş alıp uyurdum.
Aylarca böyle gitti.
Bir gün çalıştığım yerden şeflerden biri yanıma gelip.
O ayna'ya öyle uzun uzun bakarsan, hep aynı yerde kalırsın.
Nerdesin sen burada mı? Yoksa aynanın içinde mi?
Sen iyi misin?
Seninle oturup konuşmak isterim..
Şimdi seni ayna ile bırakıyorum.
Ama kendini kaybetmen için değil bir an önce kendini bulman için.Demiş ve gitmişti..
Gerçekten aynaya bakıp
Ben bumuyum demiştim, neyden kaçtığımı bile bilmiyordum.
Haklıydı neyin içindeydim?Ben kendimi dağıtmışım ve hiç farkında değilmişim.
O sözleri duyana kadar ve farkına vardığım da.
O kadar dağılmışım ki, nereden toparlayacağımı bilemedim.Yavaş, yavaş toparlamaya başlıyordum.
Şef'im oldukça yardımcı oldu, elinden ne geldiyse.
Gelemediği nokta da bile senden adam olmaz demedi, sakince hep bekledi.
Beni gerçekten anladı.
O an, o dönem.
İhtiyacım olan, beni birazcık anlayan insanmış.Yaklaşık iki ay böyle geçti, toparlamıştım.
Ufak bir tatil kaçamağı yapacaktım ve kendimi tamamen bulacaktım.Tatil kime neden iyi gelmesin ki.
Evet yola çıkmak için, abimle beraber evden çıktık.Iyi gelmez mi bir deniz havası..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HOŞÇAKAL SEVGİLİM
Non-FictionYarım kaldı sandığım hikayenin belki de tamamının bu olması ürkütücü