27 - Muhtemel Aşk

1.9K 191 380
                                    

Baekhyun'un aklını çorba gibi karıştıracak kadar çok detay vererek ne kadar sahte bir evliliğimiz olduğunu anlatınca yüzünde oluşan hayal kırıklığı beni çok üzdü. Muhtemelen diğer arkadaşlarımız da konuyu duyduklarında aynen bu şekilde bize karşı bir düş kırıklığı yaşayacaklar.

"Yalan söylediğimiz için çok özür dilerim arkadaşlar, sizi kandırmak için yapmadık yemin ederim."

Baekhyun acı bir gülüşle, "Eminim o niyetle yapmamışsınızdır ama ben... üzüldüm gençler ya... ne bileyim... bir saat öncesine kadar... başka bir şey sanıyordum ve keyfim yerine gelmişti. Mutfakta Sehun'la konuştuk ve ben... saf gibi- benimle dalga geçmeye utanmadın mı?" dedikten sonra ayağa kalkıp Sehun'un üstüne yürüdü.

Sehun, "Abi yok bak dinle cidden dalga geçmedim, özür dilerim ben o an-" derken ben de ayağa kalkıp aralarına girdim.

"Baekhyun lütfen sakin ol."

"Bırak ya! Sana sonra geleceğim." dediğinde yardım almak için Suzy'e baktım.

Suzy, "Aslında ikiniz de meydan dayağını hak ediyorsunuz ama neyse..." dedikten sonra Baekhyun'u çekiştirip diğer ikili koltuğa oturttu ve koluna girerek onu sakinleştirmeye çalıştı.

"Ben gerçekten çok üzgünüm. Amacımız sizleri kırmak değildi. Biz bu şekilde-"

Suzy, "Burada daha çok kırılan biri var zaten." dediğinde beni kast ettiğini anladım.

Baekhyun da onay verdi. "Evet çok kırıldım!"

Suzy dirseğiyle onu dürtüp, "Seni kast etmedim." dediğinde erkekler bir şey anlamadı.

"Ya biz cidden... aylar sonrasını düşünmeden... bu şekilde... bir karar aldıktan sonra her şey gerçek oldu ve derken bir baktık düğün olmuş- ya sen de bir şey söylesene!" diyerek Sehun'a kızdım.

Sehun bana bakarken gülümsüyordu, kafasına vurmamak için kendimi zor tuttum. Gülecek ne vardı?

Baekhyun sinirlendi. "Abi sen neye gülüyorsun? Komik mi bu durum?"

Sehun hemen silkelenip kendini topladı. "Çok çok pardon. Yok ben gülmüyordum ya kafam dalmış başka yere. Özür dilerim. Evet Nayeon haklı biz gerçekten de kötü bir niyetle başlamadık bu işe-"

Suzy, "Bilemiyorum artık. Senin niyetin pek de iyi gelmedi bana." diyerek laf soktuğunda Sehun ofladı.

"Ya ben evet... ama Daniel'i görünce böyle bir karar almamıştım. Evleneceklerini hiç beklemiyordum sonra benimle dalga geçer gibi davrandıkları için çok zoruma gitti ve-"

Suzy benim yerime aklımdan geçeni sordu. "Neden bu kadar zoruna gitti?"

Baekhyun sinir olmuş gibi, "Sehun yoksa sen hala Joohyun'u mu seviyorsun?" diye sordu.

Duyacağım herhangi bir cevap muhtemelen kalbimi yerinden söküp atacağı için kulaklarımın tıkanmasını diledim. Dediklerini duymaya hazır olmadığımı biliyorum. Sehun konuşmaya başladığında ağlamamak için kendimi hazırladım.

"Yok! Hayır! Sevmiyorum ben o kızı! Yok öyle bir şey! Nayeon duyuyorsun, değil mi? Ben Joohyun'u sevmiyorum! Yemin ederim öyle bir durum değil. Baekhyun ne diyorsun ya? Sevmek falan yok! Ben sevmiyorum onu! Asla! Joohyun'dan hoşlanmıyorum bile! Nayeon duyuyor musun?"

Duyduklarım beni şoka sokmaya yetecek kadar şaşırtıcıydı. Ne yani cidden onu sevmiyor mu? Üstelik neden bana özellikle vurgulayarak söylüyor? Arkadaşlarım da en az benim kadar şaşkındı, hepimiz Sehun'un aklından geçenin ne olduğunu anlayabilmek için onu inceliyorduk.

Lades / Sehun ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin