31 - Aile Ziyareti

2K 196 534
                                    

Çelenk vakasını sorgulamak için evde hevesle Sehun'u bekliyordum. Şirketten dönünce kabanını vestiyere asarken, "Ben geldim." diye seslendi.

Mutfaktan çıkıp onu karşılamak için imalı imalı baktım. "Sevgili eşim Oh Sehun?"

Bunu duyar duymaz gözlerini kaçırdı, "Ben bir elimi yüzümü yıkayayım ya." deyip banyoya gitti.

Akşam yemeğini yerken onu serbest bırakmayı düşünmüyordum, bana tüm o çiçekler için açıklama yapana kadar onu zorlamak istemiştim.

"Ya çelenk gönderen bir sendin ki muhtemelen şimdiye dek hiçbir öğretmene çelenk gitmemiştir."

"Ne güzel işte, şanslısın. Dünyada teksin." diyerek dalga geçti.

"Çıkış saati olmasına rağmen bütün hocalar bunu konuşuyordu. Çelengi odama taşıyana kadar canım çıktı."

"Fena mı oldu ya? Okulda namın yürüdü işte."

"Herkes dedi ki kocam şov yapmayı seviyormuş." diyerek laf çarptım.

"Herkes doğru demiş çünkü kocan şov yapmayı seviyor."

Kocam mı? Nasıl da ağzına alıştı, nasıl da rahat söylüyor! Ben bu çocukla ne yapacağım?

İkaz edermiş gibi, "Oh Sehun!" dedim.

Bana masum bir şekilde bakarak, "Efendim?" dedi.

"Sen... ah!" dedikten sonra tabağıma döndüm. Neye kızacağımı bile unuttum.

**

"Hazır mısın?" diye odamın kapısını tıklatan Sehun'a "Evet, geliyorum." dedim. Geçen hafta görüntülü konuşurken aileme söz verdiği için bu hafta sonunu onların yanında geçirecektik.

Cuma akşamdan yola çıkmamıza gerek olmadığını söylesem de Sehun gitmek için ısrar etmişti.  Sehun şehir dışındaki evimizi çok beğeniyor, bahçesi çok güzelmiş ve havası çok temizmiş. İnsanın açık havada iştahı açılıyormuş hatta yarın sabaha zinde uyanıyormuş o yüzden bu akşamdan gitmek istiyormuş.

Ben de onun ailesine gittiğimden olsa gerek, muhtemelen borçlu hissediyordu ve karşılığını vermek istiyordu. Yoksa bir insan sahte kaynanası ve kayınbabası ile görüşecek diye bu kadar hevesli görünemez. Mantıklı değil yani.

İki saatlik yolculuğumuz boyunca Sehun uyuyabileceğimi söyleyerek araç kullandı. "Sen de işten geldin, yorgunsun. Uykun gelirse söyle ben kullanırım." dedim.

"Yok yok iyiyim, dinlen sen." dedikten sonra yola baktı.

"Araba kullanmayı çok mu seviyorsun?"

"Yoo~ normal yani, herhangi bir sürücü kadar işte."

"Ne bileyim, ne zaman arabaya binsek şoför koltuğuna geçmeye çalışıyorsun." diyerek güldüm.

"Yani araba sürmek keyifli bir şey aslında ama o kadar da düşkün değilim. Bugün yol uzun sen yorulma diye dedim."

Beni niye bu kadar çok düşünüyorsun Oh Sehun? Sen ne zamandan beri beni bu kadar çok düşünüyorsun Oh Sehun? Arada trafik ve arabalar üzerine yorum yaparak vakit geçirmeye çalıştık, sıkıcı olmasa da sessiz bir yolculuk olmuştu. Umarım Sehun da sıkılmamıştır.

**

Ailemin evine vardığımızda kapıda karşılandık. Annem bana sımsıkı sarıldıktan sonra bileğimi kontrol etti. "Bakayım... oyuuu~ benim güzel kızıma nasıl kıydılar?" dedikten sonra tekrar sarıldı.

"Anne iyiyim, hiçbir şey kalmadı ki." desem de çoktan gözleri dolmuştu.

Babam ve Sehun'un tokalaşması kısa sürünce hemen gidip babama sarıldım. Ondan da biraz şefkat ve biraz fırça gördükten sonra içeri geçmek için yürümeye başladım.

Lades / Sehun ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin