Wattys 2020 Kazananı Zaman Yöneticisi serisinin ikinci kitabıdır. İlk kitabın devamı olduğu için önce "2512" adlı kitabın okunması önerilir.
[TAMAMLANDI]
-
Zaman Yöneticisi Serisi - 2. Kitap
İşte savaş başlıyor. Ruhu, zihni, hisleri, yalanlar, gerçe...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
TOPRAK VE HERO
MS 2512
Ertesi Gün (Sera ve Kırmızı Kulübeyi Keşfetmeden Öncesi)
Merkez'le iletişime geçtikleri gecenin sabahında Toprak ve Hero aynı anda bileklerinde kısa bir titreşim hissettiler. Grup görev yapmak amacıyla ormana dağılmıştı. Merkez için çalışan iki kişi de grubun olabildiğince uzak bir kısmına çekilmişlerdi. "Gitmemiz lazım." dedi Hero. Toprak başını sallarken etrafını taradı.
Bir yandan bunu yapmak istemese de diğer yandan bunun bir fırsat olduğunu düşünüyordu. Sonuçta bu grupla nereye kadar ilerleyebilirlerdi ki? Karşılarında tüm dünyayı yöneten, güç yönünden rakibi olmayan Merkez vardı. Üstelik hemen onları bulabilmiş, kolaylıkla içlerine sızmıştı. Böyle bir güçle nasıl yarışabilirlerdi ki? Hem Toprak'ı ailesine ulaştıracaklarını da söylemişlerdi. Grup böyle bir şeyi asla yapamazdı. Küçük kardeşini düşündü, tabii şimdi büyümüş olmalıydı. Minicik elleri vardı, hafifçe kiloluydu fakat şu anda çoktan zayıflamıştı muhtemelen. Onu kurtarabilirdi, ailesiyle gelecekte huzurlu bir hayat sürebilirlerdi. Herkesi kurtarmak mümkün değildi sonuçta, en azından kendini kurtarmalıydı öyleyse.
Gruba ihanet etmek ölmekten çok daha mantıklıydı şüphesiz.
Biraz ilerdeki ağaçların ardında dün geceki iki adamı gördü. Biri oldukça uzun ve iri bir adamdı. Çekik gözleri dikkat çekiyor, uzun saçları iki yana ayrılıyordu. Diğeri onun tam tersiydi. Kısa sayılabilecek boyu ve aynı şekil saçları vardı. İri gözleri de geniş yüzüyle uyum içindeydi.
Onlara doğru yaklaştılar ve ismi Tom olan uzun boylu adam konuştu: "Hoş geldiniz beyler. Nasıl geçti Merkez'in tarafında olduğunuz ilk gün."
Kendi kendine gülerken sessiz kaldılar ve asıl meseleye girdi: "Şimdi size ilk görevinizi vereceğim ve siz de bunu yapacaksınız. Anlaşıldı mı?" İkisi de başını sallarken devam etti: "Şimdi şu karşıdaki kulübeyi görüyorsunuz değil mi? İşte gruptan birilerini o kulübeye ulaştırmanız lazım fakat sizden şüphelenmemeleri gerek, bu yüzden bu işi çok gizli ve dikkatli bir şekilde yapmalısınız." Bizi izledi ve yine gülümserken devam etti: "Görevleri bu kulübeye yakın olan iki kişiyi tespit ettik. Şu ilerdeler ve siz, onları kulübe tarafına çekmelisiniz. Bu yüzden o bölgeden ses duyup yaklaşmaları lazım."
Planın detaylarını da anlattıktan sonra Tom ikisinin de sırtına vurdu ve, "Hadi bakalım." dedi keyifle. "Bunu yapmak zorundasınız."
