Keyifli okumalar canlarım❤~~~~~~~~~~~~~~~~~~
" Dicle abla kızının başında bekliyor tüm gece ateşler içinde yanmış kuzum. E sen de direkt yemeğe geleceksin baban izin vermedi bize gelmene. Ben nasıl hazırlanacağım? "
Ruşendil bıkkın bir şekilde yatağa oturdu. Emre birazdan gelecekti ama daha kendisi hazır değildi.
" Ah kuzum Emre'nin kız kardeşi nerede? En kötü çalışanlara söyle. "
" Beyza konakta değil, çalışanlar da akşam yemeğini yetiştirmeye çalışıyorlar. Zeynep Hanımın sayesinde boş vakitleri bile olmuyor. "
" Babamı anlamıyorum sana geleceğimi söyledim, Ruşendil kocasıyla gelir seni arabayla almaya çıkmayacaksın dışarı dedi. Ben de tartışmamak için zorlamadım. Ama istersen yeniden konuşurum. "
" Ay yok kuzum ben bir şekilde bakarım başımın çaresine. Telefonu şarja takacağım kapatıyorum. "
"Tamam canım görüşürüz. "
Ruşendil telefonu kapattıktan sonra kara kara ne yapacağını düşünüyordu. Normalde Emre ile baş başa yemeğe gitse bu kadar önem vermezdi ama Rozerin ve Emre'nin arkadaşlarıyla yemeğe gideceklerdi. Hastaneden çalışma arkadaşları da gelecekti. Bu nedenle şık olmak istiyordu.
Emre tam odaya girecekken Ruşendil'in telefon konuşmasını duymuş, konuşma bitene kadar odaya girmek istememişti.
Ruşendil'in sesinin kesildiğini duyduğunda kapıyı çalıp odadan içeriye girdi.
Ruşendil yatakta üzgün bir şekilde otururken kapının çalışıyla toparlandı.
" Ruşendil, ben geldim. Daha hazırlanmadın mı? "
" Emre bu yemeğe bensiz gitsen olmaz mı? "
" Öğretmen oluşunu kutlayacağımız ve arkadaşlarımla tanışacağın yemeğe sensiz gitmemi mi istiyorsun? "
" Ama hazırlanmama yardım edecek kimse yok ve durumu biliyorsun işte. "
Ruşendil'i elinden tutup kaldırdıktan sonra omuzlarından tutan Emre, onu gardroba doğru götürdü.
" Kimse olmasa bile ben varım. İyi günde, kötü günde birbirimize söz vermedik mi? "
" Evet ama... "
" Ama ile başlayan hiçbir cümleyi kabul etmiyorum. Hazırsan yemek için hazırlanmaya başlayalım. "
Ruşendil o kadar şaşkındı ki Emre'ye hiçbir şey diyememişti. Kırk yıl düşünse Emre'nin kendisine yardım edeceği aklına gelmezdi. En kötü ne olabilirdi ki? Tüm kararları Emre'ye bıraktı ve hazırlanmaya başladılar.
Gardrobun kapağını açan Emre, Ruşendil'in elbileselerine gözatmaya başladı.
Koyu lacivert, uzun kollu ve eteği diz altı boyunda olan elbiseyi, ten rengi çorabı, taşlı küpeleri ve siyah süet stiletto bir ayakkabıyı eline alıp Ruşendil'in kucağına tutuşturdu ve onu banyoya giyinmesi için gönderirken kendine de lacivert bir takım ve siyah ayakkabı seçti. Ruşendil gelmeden hızla üzerini giyindi.
Ceketinin düğmelerini iliklerken Ruşendil banyodan çıkmış çekingen adımlarla odanın içinde durmuştu.
Emre onu gördüğünde büyükçe bir yutkundu. Bu gece kendisi için gerçekten de zor geçecekti. Daha tam hazırlanmamış haliyle bile Ruşendil peri kızı gibi olmuştu.
Birkaç adımla karısının yanına gelen Emre, elbisenin arkasındaki fermuarın açık kaldığını görünce Ruşendil'in arkasına geçti. Belin başlangıcına kadar açık olan fermuardan Ruşendil'in bembeyaz teni ve iç çamaşırı gözüküyordu. Erkeklik dürtülerini durdurmaya çalışan Emre derin bir nefes alıp tek hamlede fermuarı kapattı ve Ruşendil'i elinden tutup hiçbir şey söylemeden makyaj masasının önündeki pufa oturttu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RUŞENDİL (TAMAMLANDI)
Genel KurguDoğuştan görme engelli olan Ruşendil, abisinin Hacıoğlu konağından kız kaçırmasıyla, kızın abisi Emre Hacıoğlu ile berdel edilerek evlenir. İki yabancı yürek zifiri bir karanlığın içinde kaybolurken Emre'nin en büyük düşmanı Hakan Canoğlu Ruşendil'e...