RUŞENDİL (TAMAMLANDI)

20.BÖLÜM: KALBİMİN SIZISI

Canlarım keyifli okumalar.❤ Sizi çok çok çok seviyorum bilin istedim.🥰❤

Yüreğim yangın yeri,
Yüreğim sensiz...
Yüreğim sevdana susadı deli gibi.
Aşk görmek değilmiş,
Aşk bir bakış,
Bir gülüş,
Bir salınış değilmiş.
Aşk yüreğinin diğer yarısını hissetmekmiş yüreğinde.
Hayaliyle bile avunabilmekmiş.
Bir ümit beklemekmiş,
Geleceği günü düşlemekmiş imsak vaktinden geceye.
Ve aşk en çok cesur yüreklere yakışırmış.
Çünkü aşk bir devrimmiş sevmeyi bilmeyen yüreklere.
Ben de seni bekliyorum gece gözlüm,
Birlikte kavuşturacağız gecemizi gündüze...

~~~~~

Daha kavuşamadan ayrı geçirdikleri gecelerin hesabını kim verecekti? Birbirlerini sevdiklerini bile söyleyemeden hasretin en acısı sarmıştı yüreklerini. Tıpkı zehirli bir sarmaşık gibi.

Ruşendil geldiği günden beridir odasından hiç çıkmamıştı. Hakan ne yaparsa yapsın onu odasından dışarıya çıkması için ikna edememişti. Bu durum her ne kadar canını sıksa da şimdilik susuyordu. Biraz daha böyle devam ederse başka yollara başvuracaktı.

Karşı evlerinde oturan genç yaştaki bir çift kendilerine ev ziyareti yapmak istese de Ruşendil odasından çıkmadığı için Hakan bu teklifi geri çevirmek zorunda kalıyordu. Biraz daha böyle sürerse onların birşeylerden şüphelenebileceği aklına geldikçe sinirleniyordu.

Yine o günlerden biriydi...

Hakan Ruşendil'in odasına gelmiş ve artık ondan istediği şeyi yapmasının zamanının geldiğini söylemişti.

Ruşendil her ne kadar karşı çıksa da Hakan bu defa onun elini kolunu bağlayacak bir tehditle gelmişti.

" Artık benimle salonda oturmaz, gelen misafirlerin yanında benim karımmış gibi davranmazsan sana yemin ederim adamlarıma söylerim gözlerini kırpmadan Emre'yi öldürürler! Anladın mı beni?! Şimdi kalk ve hazırlan. Akşama karşı komşularımız bize yemeğe gelecek. "

Ruşendil Hakan'ın ne denli psikopat ve dediğini yapan bir adam olduğunu biliyordu ve Emre'ye olan düşmanlığı yüzünden gözünü kırpmadan onu öğreneceğini de.

Sevdiği adamın hayatı için bu iğrenç duruma katlanacaktı. Başka çaresi yoktu.

Yatağından kalktığında Hakan onu kolundan tutarak durdurdu.

" Seni bir daha uyarıyorum. Eğer misafirlere birşey söylersen ya da beni çok seven karımmış gibi davranmazsan seni de kocanı da mahvederim! Seni kocanın gözü önünde kaçırdıysam onu öldürmek hiç de zor olmayacak. "

" Allah senin belanı versin! Bir gün bana bu yaptıklarının hesabını vereceksin! Seni kendi ellerimle mahvedeceğim! "

" O gün geldiğinde tekrar görüşürüz. Şimdi Nadya sana yardım etsin ve hazırlan. Çabuk olmayı da unutma. Herşeyi sana anlattığım gibi söylemeyi de. Ha bu arada kimlikteki ismini Sevil Kozoğlu'nu kullanacaksın."

Hakan odadan çıktıktan sonra Ruşendil Hakan'a içinden intikam ve beddua yeminleri ede ede hazırlandı. Siyah yarım kollu bir elbise giyinmiş, saçlarını açık bırakmıştı. Nadya'nın ısrarı ile küçük bir küpe ve zincir kolye taktı. Nadya hafif bir makyaj yapıp parfümünü sıktığında artık hazırdı.

" Yemin ederim senin cenazene abiye elbise giyip saçlarımı yaptırarak geleceğim Hakan. Yemin ederim! "

" Siz ne dedi Ruşendil Hanım anlamadı ben? "