Multimedya: Yazarken dinlediğim müzik. Belki atmosfere katkısı olur.
-Arc-
Motorsikleti kapının önüne park ettikten sonra Claire'ı kolundan tutarak içeri soktum.. Biraz kendini toparlamış olsa da hala yorgun olduğunu o da ben de biliyorduk.
"Hadi bir duşa gir. Leş gibi kokuyorsun."
Hafiften kızardı. "Tamam."
Kitaplıktan eski bir çizgi roman alıp okumaya başladım. X-Men. Bazıları Cyclops'u severdi ama ben Wolverine'i seven çoğunluk içindeydim. Adamın en azından bir stili vardı.
15 dakika sonra Claire üstünde havluyla banyodan çıktı ve kendini yatağımın üstüne attı. Atar atmaz da uyudu. Kütük gibi. Yorganı üstüne atıp odadan çıktım.
---
Ofise girdim. Yapılacak hayli iş vardı, bir yığın dosya tekinsiz bir şekilde masamın üstünde bekliyordu.
Gözüm Claire'ın masasındaki kağıda takıldı. İlginç. Kağıtlar benim masamda olurdu, Claire'ınkinde değil.
Kağıdı açtım.
"Sevgili güzeller güzeli Claire.
Aşkından yanıp tutuşmaktayım. Öyle ki şu an bu satırları yazarken bile ellerim titriyor."
Harbiden de titremişti. Okumaya devam ettim.
"Biliyorum henüz tanışmadık ama aşk bu, detaylara bakmaz."
Vay anasını.
"Bu yüzden eğer senin de bana karşı duyguların varsa lütfen bugün saat 15'te hastahane kanadı kantininin önüne gel.
Seni hep sevmiş ve sevecek olan hayranın.
-Edward Claws
-17. Kurt Timi"Şeytani bir fikirle gülümsedim. Cebimden telefonumu çıkardım ve güvenebileceğim adamlardan biri olan Mikhael Ramazanov'u aradım.
"Hey Mikhael."
"Buyrun efendim."
"Bir isteğim olacak."
"Ne olursa."
"Hastahane morguna git, benim gönderdiğimi söyle, bir adet kafatası ve taşıyabildiğin kadar kemik al ve hastahane kanadının önüne yığ. Kafatasını da en üste koy. Ne derlerse sonuna kadar yetki verdiğimi, temizleyenin koloniden sürgün edileceğini, sadece 17. Kurt Timinden Edward Claws'un temizlemeye yetkisinin olduğunu söyle."
"Emredersiniz. Başka emriniz?"
"Bu kadar yeterli."
Telefonu kapattım ve saate baktım. 13:55. Yeterli zaman vardı.
Mikhael benim üçüncü adamımdı. Beraber çıktığımız bir operasyonda hayatını kurtarmış, sonra da operasyon sırasında kaybettiği sol kolunu geri dikmiştim. Bana borçlu hissetmesi konusunda pek rahat hissetmiyordum ama arada sırada bu tarz ayak işlerini yapacak birinin hazır bulunması iyi bir şeydi.
Sandalyeme oturdum ve dosyaları incelemeye başladım. Bayağı uzun sürdü o yüzden özet geçiyorum.
İlk dosya italyanındı. Marianne Julietta Corleone. 14 yaşında. 1.50 boy. 2078'den 2399'a.
İlginçti. Daha önce hiç bu kadar gençken dondurulan birini görmemiştim. Ama daha ilginci daha önce hiç bu kadar adam öldürmüş birini de görmemiştim.
5014 kayıtlı adam öldürme. Kız insan silahtı. Her menzilden silahta usta olduğunu okudum. Gerisi de teknik bilgi. Bla bla bla.
Altındaki dosyada tim kaydı vardı. Orgeneral Arcstein, Binbaşı Arcstein, Teğmen Sanders, Teğmen Corleone ve Teğmen Skyheart. Eğitim timi. 19 numaralı koğuş.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Proje E.D.E.N. [Son]
Science FictionGelecek. Heh, eskiden gelecekle ilgili ütopik fanteziler kurardım; barış, dostluk, kardeşlik... Şu an bu tarz iyimser zırvalar çok saçma geliyor. 2200 yılında gayet gerilmiş olan diplomatik ilişkiler bir anda koptu. Nükleer savaş. İnsanlığın yüzde...