Bölüm 15: Klasik İlkokul Mizahı

172 22 2
                                    

-Arc-

Kızların gitmesiyle kendimle başbaşa kalmıştım.

Ağrılar sıklaşmıştı. Eskiden yılda iki veya üç defa olurdu. Şu aralar bu sayı yılda altı küsre ulaştı.

Bu ağrı normal değil. Tamam belki sen de normal değilsin diyebilirsiniz, ki haklısınız, ama vücut normal olan bir sürece neden bu kadar tepki versin ki?

Ağrıların hiçbiri normal değildir, bazı durumlar harici geri kalanların hepsi de iyi değildir. Bunun da iyi olmayan sınıftan olduğunu düşünüyorum.

Düşünceleri kovalamak istiyordum. Bugünkü antrenman şeysini düşündüm.

Kızlar gayet iyiye gidiyordu. En azından ölmemişlerdi ha. Güldüm.

Kapıdan Claire girdi. Terlemişti.

Üstündeki zırha rağmen koşarken terleyebilmişti ha?

"Yemekte ne var?"

"Kızarmış patates ve köfte." Gülümsedi.

"Ne bekliyorsun o zaman?"

Yatakten kalkıp Victoria'nın sandalyesine kuruldum. Claire da konuk sandalyelerinden birine oturdu. Ve hunharca Victoria'nın masasını iyice kirletmeye özen göstererek yemeğimizi yefik. Gerçi Claire benim gösterdiğim özeni göstermemişti ama olsun.

"Bugün antrenmanda çok sessizdin."

"..."

Karşılık vermedi. Karşılık verilecek bir laf değildi çünkü. Zaten şu an hayat amacının yüzde doksanı yemek yemekti.

Patatesin son dilimini itinayla ezip masaya sürttükten sonra ayağa kalktım. Saat henüz akşam beşti ama benim gayet uykum vardı. İlaçların etkisi. Yarı narkotik.

"Ben yatıyorum Claire."

Üstümde mayoya benzer bir donla sedyeye yattım. Kendimden geçmişim.

-

Gecenin yarısı küsür Claire'ın tıkırtısıyla uyandım.

"Uyumadın mı?"

"Hayır."

Hala konuk sandalyesinin üstünde zırhıyla beraber oturan Claire'a baktım. Yemekten sonra yerinden kalkmamış gibi görünüyordu.

"Gelsene."

Ayağa kalkıp zırhını çıkardı ve sessizce yanıma yattı.

"Baba?"

"Hm?"

"Ben insan mıyım."

Sırtı dönük yatmakta olan kızıma baktım. Hafifçe oynayan kuyruğuna ve kulaklarına baktım.

"Teknik olarak hayır ama-"

"Dürüst ol baba."

İç geçirdim. "Hayır."

"Peki ben insan olsaydım beni daha çok sever miydin?"

Kolumu üstüne atıp kendime çektim. "İster insan ol, ister kurt ol, istet garip başka bir mahluk ol yine de seni seveceğim, Claire. Beni bu dünyaya bağlayan bir şey varsa o da sensin."

Bana dönüp gözyaşlarını göğsüme bastırdı. "Babaaaaaa..."

-

Victoria'nın sesiyle uyandım. Daha doğrusu uyandık.

"Günaydın sevgi tomurcukları."

Ben ne olduğunu anlamadan Claire kalkıp zırhını giydi ve beni kucağına alıp kaçmaya başladı.

Yolda hafif bir sidik kokusuyla kendime geldim. "Altına mı işedin?"

Cevap vermedi ama yüzü açık ve net kızardı.

Koğuşun önüne geldiğimizde durdu, ben de kollarından atladım.

-Sanders-

Doktoru hastanede bırakmamızdan sonra yemekhaneye oturduk ve yemeğimizi yedikten sonra saat gece iki küsre kadar içtik. Daha doğrusu içtim, Hope ikinci bardaktan sonra masaya sızdı, italyan daha dayanıksızdı. Normalde olsa yaş şeysinden dolayı içirmezdim ama normal bir durum diye birşey yoktu. Kimsenin de umrunda değil gibi gözüküyordu.

Hem bunca delilikten sonra az da olsa içip sosyalleşebilmek iyi gelmişti.

Saat ikiye gelirken kızları da alıp koğuşa gittim. İkisini de yataklarına attıktan sonra ben de yattım.

-

Sabah kafamda filler tepinerek uyandım. Claire üstünde havluyla dolabından giyecek birşeyler arıyordu.

"Mmmgünaydnnn." Sesim olması gerekenden çok daha akşamdankalma çıkmıştı.

Kız yüzü kızararak cevap verdi. "Sana da."

On dakika sonra herkes ayakta ve giyinmiş vaziyetteydi. Doktor hariç. O duştaydı. Claire'a sordum. "Ağrı kesicin var mı."

"Bende daha iyisi vardır." Arkadan belinde havlusuyla doktor seslendi.

"Verebilir misin?"

"VerebilirmisinİZ EFENDİM?"

"Verebilir misiniz efendim?"

"Tamam bir saniye." Odasına girip ufak bir kutuyla döndü ve kutuyu bana attı. Havada yakaladım.

Doktor gerçekten ilginç biriydi.

Kutunun içinden bir tablet çıkarıp ağzıma attım ve susuz yuttum.

Doktor konuştu. "Madem herkes hazır, o zaman herkes derhal 2 numaralı eğitim odasına."

---

Selamlar.

Biliyorum, bu aralar gerçekten kısa yazıyorum. Hepsi sınavların suçu, bütün suç ÖSYM'nin.

Neyse, zaten milletin bir haftada yazdığı yazıyı bir günde yazıyorum. İdareli kullanın azıcık eheh.

Şaka bir yana bu aralar gerçekten meşgulüm, bu da bölümleri etkiliyor ve etkileyecek. 15 küsür marta kadar biraz kısa yazabilirim, geç bölüm atabilirim veya hiç atamaya da bilirim. Kusra bakmayın.

Öpücükler.
-PhX

Proje E.D.E.N. [Son]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin