Ara satır yorumlarınızı bekliyorum.
°°°°°°°°°°°°°°
LEYLA KIRCI
Radyoda çalan kısık sesli müzik ile insanı maziye götüren ânılar vardır. Her biri gece karanlığın da başını yastığa koyduğun zaman aklının en ücra köşesinde çıkarak birden yüreğimizi yakardı.
İnsan aklı unutsada tek ses yeterdi geçmişini hatırlaması için. Tıpkı benim şuan yaptığım gibi.
Geçmişimin karanlık tozları birer birer kalksada içim içimi yiyordu. Her şeyi yeniden düşünmek tüylerimi ürpertiyordu.
Titrek bir nefes alarak biraz ağrayan başımı ovduğum da saat yavaş yavaş geç olmaya başlıyordu.
Annem bir kaç saate önce arayarak eve gelmem için baskı yaptığın da Sesinde ki endişe kırıntısı beni oldukça düşündürmüştü.
Bu yüzden hamza ali eve geldikten sonra çıkacaktım fakat o nedense hala işten gelmediği gibi telefonları kapalıydı
Efnan teyzeye el mecbur sormak zorunda kaldığım da ise onunda haberi olmadığı gerçeği endişlenmeme neden oluyordu.
Elimde onun odasından aldığım kitabı yarıda keserek sessizce iç çektiğim de karşımda oturan ceylan uykulu gözlerle telefonunun ekranına bakıyordu.
"Hamza Ali hala gelmedi ? Selimi tekrar mı arasan Ceylan"
Sesimde ki endişeyi fark ettiği gibi gözlerimin içine baktığın da onunda benden farkı yoktu.
Ne hikmetse Hamza gibi selim abinin de telefonu iki saatir kapalıydı. Karşı evdekileri endişeye sokmamak için onlara da soramazken suna da telefonunu açmıyordu.
"Acaba birşey olabilir mi ?" Kendi kendime mırıldanarak konuştuğum da kenarıya bıraktığım telefonum tekrar titremiş annemden belki de ellinci eve gel mesajı almıştım.
"Annen mi ?"
"Evet gitmem gerek ama aklım onlard-" aniden kapıdan gelen anahtar sesiyle irkilerek salonun kapısına döndüğüm an saniyeler içinde içeriye giren iri bedenle göz bebeklerim büyümüştü.
Kaşında ki beyaz renkli bantla üzerine giydiği beyaz gömleğinin yakaları koyu kırmızıydı. Elimde ki telefonla kitap çoktan yere düşmüştü.
"Hamza Ali !"
"Abi !"
İçeride uyuyan efnan teyze yüzünden sessizce ayağa kalkarak yanına koşar adım gittiğim de titreyen ellerim yanağıyla buluşmuştu.
"Ne oldu ?" Korkudan titreyen sesimle gözlerinin içine baktığım da iri kolları çoktan ince belimi sarmıştı.
"Birşey yok gülüm, küçük bir kagva sadece olur arada böyle sorunlar"
Birşey olmamış gibi konuşarak yanağımı usulca öptüğün de titreyen parmaklarım sargının üzerin de usulca gezindi.
"İş yerinde mi oldu ?"
"Hı hı iş yerinde , hem sen beni boşver gözlerin kızarmış ağladın mı?"
Başımı onaylamaz anlamda sallarken yorgun bedenimle uykusuz kalan gözlerim pek de iyi değildi.
Eve gidip başımı yastığa koysam yarın öğlene kadar yatardım sanırım?
"Uykusuzum sadece"
Cevabım hoşuna gitmemiş olacak ki çatılı kaşlarıyla diğer eli saçlarımın arasından usulca gezindi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LEYLA ( REİS SERİSİ 2 )
General FictionZengin bir ailenin kızıydı o , küçüklüğünden beri disiplinle ve özel derslerle hayatını gasp etmişlerdi. Kahkaha atmayı bilmezdi o , ya da özgürce koşmayı, onun elinden her şeyini çalmışlardı. fakat tek bir şeyi alamamışlardı o da kalbini ve içinde...