İsmet amca:aç mısınız yengenize söyliyim fırına börek atsın
Barış: fazla değil
İsmet: olsun yersiniz
Eve doğru yürüdü
"Atlara bak çok tatlılar!"
Uraz: binersin artık
"Yaa çok yüksek ben korkarım düşerim bişe olur"
Uraz: binicilik eğitimim var benim yardım ederim
"Nasıl var?"
Uraz: resmem her pazar buraya piknik yapmaya gelirdik küçükken o arada babam öğrettti işte
"Korkuyorum ama"
Barış: sude uraz gelin ne buldum!
Barışa doğru yürüdük
"Ne buldun?"
Barış: bak!
Minik at yavruları vardı
"Çok güzeller!"
Uraz: sude hanımın yeni oyuncakları bulundu
Elimi atıp siyah yavrunun kafasını okşadım
İsmet amca: heh buldunuzmu yavruları
"Evet çok güzeler"
İsmet amca: gelin daha gölü göstericem
Göle doğru yürüdük
İsmet amca: burası işte
Göl çok güzel bir manzaraya eşlik ediyordu
İsmet amca: ben arabaları halledeceğim siz takılın burda şurda atlar var ilgilenirseniz dikkat edin kaçmasınlar ama
Uraz: tamam ismet amca git sen
Barış gölün kenarına yaklaştı
Barış: derinmiş
Uraz: düşme dikkat et
Bende gölün kenarına yaklaşmışken bastığım yer birden kaydı popomun üstüne düştüm
Uraz: sana derken sude düştü
Uraz gelip beni kaldırdı
"Çamur oldu hertarafım ya!"
Barış: dikkat etseydin kızım
"Allah allah benim suçum sanki!"
Uraz: sakin ol
"Herzaman başıma bi iş geliyo çıldırıcam"
Barış: dikkat etmiyorsun
"Barışçım ağzını yırttırma istersen"
Barış: tabi canım tabi
Uraz: gelin güneşe geçelim soğuk burası
Güneşin olduğu yere geçtik Her taraf karahindibalarla doluydu her ilerleyişimizde kopup gidiyordu
"Çok güzel yerler ya"
Uraz: aynen
Barış: bi şeyide beğenme sude herşeye çok güzel diyorsun sinirirm bozuldu
"Çok güzel çünkü"
Barış: bak valla sinirim bozuluyo
Telefonum çalmaya başladı
Uraz: kim?
"Deniz"
Uraz: peki
"Alo deniz"
Deniz: napıyon
"At çifliğine geldik geziyoruz"
Deniz: oh valla gez sen bende burda garsonluk yapayım"
"Biliyorum sanada haber vermem lazımdı çok boşladım seni"
Deniz: olsun izin alamazdım zaten
"Neden aradın?"
Deniz: hiç öylesine
"Ben seni aradım başka biriyle konuşuyordun kimdi?"
Deniz: benim iş arkadaşıyla gelmedide bu gün patron ara sor dedi
"Hımm tamam"
Deniz: görüşürüz döndüğünde size geliyorum sizde kalıyorum
"Tamam bekliyoruz dört gözle"
Deniz: kapat hadi salak dedi gülerken
Telefonu kapattım
