"Ya uraz sırnaşma!"
Uraz; sarılıyorum!
"Sarılma istemiyorum"
Uraz: neden sinirlendin sen?
"Sinirlenmedim"
Uraz: neden böylesin o zaman?
"Yok bişey ben burda hazırlanıyorum geliyorsun sarılıyorsun!"
Uraz: aman öldün sanki
"Hadi gel deneyelim bir gün bana sırnaşmadan durabilecek misin?"
Uraz: tamam olur
"Olur demek görücez" dedim makyaj masamdan kalkarken
Şirkete gidecektim çünkü canla yine dersim vardı
Uraz: bu arada yarın akşam bir iş yemeğine davetliyiz
"Beraber?"
Uraz: evet aile yemeği olacak
"Neden şimdi haber veriyorsun dolaptaki elbiselerin yarısını zaten insanlar giydiğimi gördü!?"
Uraz: ya sude başlama lütfen buluruz bir yerden!
"Önemli bir şey değil mi bu önem veriyorum işte?!"
Uraz: tamam ben halledeceğim şimdi çıkalım
"Hadi inşallah uraz bey"
Şirkete gittiğimizde küçük toplantı odasında onu beklemeye başladım geldiğinde her zamankinden farklı davranıyordu bize çay getirdikten sonra urazla barışın çok yoğun olduklarını fark ettim çayı koyup oturduktan sonra dalmış bir şekilde düşünmeye başladım
Can: sude
"Heh efendim?"
Can: noldu dalmışsın?
"Hiç çok yoğun da bizimkiler aklıma takıldı"
Can: keşke erteleseydik seninde yardımın dokunurdu
"Yok olurmu öyle şey burda olmak benim için daha değerli"
Elini elimin üstüne koyduğunda şaşırdım
Can: benim içinde çok değerli
Afallamış bir şekilde elimi çekip ayağa kalktım
"Napıyorsun sen be gerizekalı?!"
Oda ayağa kalkıp yanıma geldi
Can: sude biliyorum çok yanlış ama sende bunu istiyorsun
"Ne diyorsun sen ya ben bişey istemiyorum sen her şeyi yanlış anlamışsın!"
Can: sude ben hiç bir şeyi yanlış anlamadım
Elini yaklaştırıp Uzerime yürüdüğünde ondan uzaklaştım
"Hayır bırak!"
Bir süre bakıştıktan sonra
"Napıyorsun sen ya ben evliyim evli!"
Dedim parmağımdaki yüzüğü göstererek
"Çık eşyalarını topla git!"
Dedim masanın üzerindekileri işaret ederek
"Bak urazı çağırırım çık!"
Odadan çıkarken yüzüm bembeyaz olmuştu odadan çıkıp kafeteryaya gittim koltuklara oturup elimi kalbime koydum
Barış yanıma geldi
Barış: sude yüzün neden bembeyaz senin?
"Yoruldum"
Elini saçlarımı koyup saçımı okşadı
Barış: yok başka bişey olmuş söyle bakayım
"Yok ya yorgunum dersim var canla zaten biliyorsun"
O sırada uraz yanımıza geldi
Uraz: barış yerime baksana
Barış: sıkma canın konuşuruz sonra
Dedi ve gitti
Uraz: sude noldu?
"Yok bişey illa bişey mi olması gerekiyor?"
Uraz: ders erken mi bitti?
"Evet işi varmış hem erken oldu"
Uraz: bir saat olması lazım daha yarım saat bile olmamış sen iyimisin ki hiç iyi gözükmüyorsun?
Derin bir nefes aldım
"İyiyim ya yoruldum biraz dersler ağır geldi eve gideceğim şimdi"
Uraz: eminsin dimi bişey olmadığına yoksa söylemek mi istemiyorsun?
"İyiyim dedim uraz dedim ya"
Uraz: biz bu gece geç geleceğiz ama istersen seni bırakabilirim?
"Yok yok ben şöförle giderim dert etme sen yoğunsun zaten"
Yanından giderken arkamdan bakıyordu(Yazarın anlatımıyla)
Uraz barışın odasına girdi
Barış: heh uraz 1. Toplantıda bize artı puan getiren şeylerin listesini yaptım nezoda ortaklık sonrası için bir sunum hazırlıyor yani adamlar tamam dediği an onlarla çıkcaz karşısına
Uraz tepki vermedi
Barış: ee işte bu süper gibi şeyler duymak istiyorum ama duyamıyorum
Uraz: kesin bişey yaptı bu herif
Barış: herif derken?
Uraz: can hoca
Barış: kardeşim şu kıskançlık mevzusunu kapatır mısın artık?
Uraz: valla bu kıskançlıkla alakalı bişey değil kızın yüzünü sende gördün allak bullak olmuş bişey oldu bişey oldu bişey yaptı o kıza
Barış: ee bu kadar aklına takıldıysa çalıştıkları odanı kamera kayıtlarına bakalım sen böyle durmayacaksın çünkü
Uraz: iyi fikir
Kapıya doğru ilerledi kameraların bakıldığı yere gittiklerinde orda duran güvenlik ayağa kalktı
"Hoşgeldiniz uraz bey"
Uraz: sana zahmet küçük toplantı odasının kamera kayıtlarına bakar mısın?
"Tabi"
Hemen açtı
Uraz: biraz geri
Geriye doğru giderken uraz durdurdu
Uraz: tamam sen gidebilirsin
Güvenlik bilgisayarın önünden çekildi
Uraz: bakalım neler yapmışsın can?
Biraz ilerleyince o sahne geldi
Uraz: şurayı yaklaştırsana
Barış bilgisayarın başına oturup yaklaştırdı
Uraz: lan ben yanlış görmüyorum dimi elini tutuyor!
Barış: aa valla kızın elini tutuyor Bak sude zaten geri çekiliyor
Uraz: o itte hiç istifini bozmuyor ben demiştim demiştim işte!
Barış: uraz beni affet ya ben sadece gereksiz bir kıskançlık zannetmiştim
Uraz: ben çapkını gözünden tanırım şuna bak ne hale soktu kızı!
Barış: ee nolcak şimdi?
Uraz: olucak bişeyler sen merak etme
Barış: ne olcak?
Uraz: sence ben bunu böyle bırakır mıyım?
Barış: sude yapmış zaten yapacağını
Uraz: yeter mi ki?
Sude: yetmez tabi ben neden ona vurmadıysam!
Dedi odanın içinde dolaşırken
Sude evde bu arada o sırada ne yaptığını okuyacaksınız
Uraz: kusura bakma ama ben bunu böyle bırakamam
Barış: hani kavga yı bırakmıştın
Uraz: benim karıma taciz edecekler ve hıyar gibi es mi geçeceğim rüyanda görürsün!
Barış: yani ama iş var şirketteyiz
Uraz: yerime bakarsın bende şu işi halledeyim
Sude: ben neden orda mal gibi durdum ya keşke uraza söyleseydim kafam durdu resmen!
Uraz: ben demiştim ama dedi arabaya binerken
Sude: keşke urazı dinleseydim!Keşke dinleseydiniz sude hanımcım bende aklıma gelince bu kadar uzun yazıyorum 800 kelime olacak neredeyse bu bölümlük bu kadar aklıma yeni bölüm fikirleri gelmesi için dua edin ŞSJSŞSNAĞSNĞSSJİS
hoşçakalın🥲😌