AGA ÇOK MU HIZLIYIZ AGAA?
🖤
Güneş yattığı sedyede heyecanla beklerken Gece'de ondan farksızdı. Giydiği önlükle bekliyordu muayene odasında. Güneş, Gece'nin elini tutuyordu.
Doktor yanlarına gelip taburesine oturdu ve Güneş'in yatmasını rica etti. Güneş yatıp bacaklarını açarken doktor vajinal muayeneye başladı.
Çift heyecanlı gözlerle ekrana baksa da bir şey anlamıyordu. Doktor bir süre sessizlik içinde bekledi. "Evet, dört buçuk haftalık gebelik görünüyor."
Güneş Gece'ye döndü anında. Gece gözlerini kaçırırken Güneş doktorun duyamayacağı şekilde konuştu. "1 hafta. 1 hafta sürmemmiş çocuğu yapman. Oha be. Yuh sana."
Gece güldü bu haline. "Tamam neticeye bak sen. Hem tek korunmayan ben miyim sanki?"
"Güya gezecektik, edecektik. Değil mi?"
Son cümleyi duyan doktor güldü bu hallerine. "Zamansız gelen bir ufaklık sanırım."
Güneş doktora döndü. "Öyle de denilebilir. Daha yeni evlendik."
"Bazen böyle olabiliyor. Bazıları ne kadar uğraşırsa uğraşsın yıllarca çocuk sahibi olamaz. Bazen de sizin gibi beklemeseler bile bir anda ortaya hamilelikler çıkabiliyor."
Cevap veremediler doktora. Sadece saniyeler sonra doktor elini ekrana doğru uzatıp tek bir noktayı işaret etti. "Bakın burada."
İkisininde heyecanla parlayan gözleri ultrason ekranını bulurken karaltıyı netlemeye çalıştı bakışları. "Ben göremiyorum?" dedi Güneş gözlerini kısarken.
"Şu an zaten çok küçük. Gelecek kontrollerde görmeniz daha olası. Ama gayet iyi görünüyor. Yine de görebilirseniz kese şurada."
Doktor işaret parmağıyla minik bir noktayı işaret ettiğinde birbirlerinin ellerini öyle heyecanla sıktılar ki...
Gece resmen bambaşka hissediyordu. Yani planlarında genç baba olmak yoktu. Özellikle evliliğin başında hemen çocuk sahibi olmak istemiyordu.
Cicim aylarını yaşamak istiyordu yani.
Ama olan olmuştu ve Gece şu an deli gibi mutluydu.
Güneş ise ekrana kilitlenmişçesine karaltıya öylece bakıyordu. Sol gözünden bir damla yaş sedyeye doğru düşerken eli kalbine gitti. "Kalbim duracak sanırım. Gece gerçekten hamileyim."
Gece dudaklarını eşinin başına bastırdı. "Gerçekten aile oluyoruz."
🖤
(Birkaç ay sonra...)
"Ya sen niye cinsiyetini göstermiyorsun acaba?" dedi Güneş yattığı koltukta karnını okşarken. "İlla seni doğurmam mı gerekiyor bunun için?"
Sinem'in salona gelmesiyle biraz daha doğruldu. "Kalkma ya. Yorulduk dün."
"Sorma. Hâlâ uyuyacak gibiyim." dedi kafasını koltuğa yaslarken. Sinem güldü bu haline. "Benimle dalga geçiyordun hamileyken. Ne oldu şimdi?"
Güneş'te güldü uykulu haliyle. "Sorma. Doğsun artık."
"Daha yarısını yeni doldurdun. Dört buçuk ayın var. Bir de şimdi cinsiyetini göstermiyor ya. Sen bir de o zamanı bekle."
"Evet ya. Babasına çekti inatçı çocuk."
"Kız olsun da babasına çeksin gerekirse." dedi Sinem oğlunu kucağına alırken. "Ben onu oğluma alacağım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SADECE İKİMİZ
RomanceBirbirine benzeyen iki insanın bir geceyi paylaşması sonucu olan olaylar... Yalnız bir anne ve pişman bir baba. Yağız ve Dolunay sarhoşluğun verdiği cesaretle bir geceyi paylaştı. Birbirlerine karıştıkları o gecenin sonucunu ise kimse tahmin edemed...