SADECE İKİMİZ

13.BÖLÜM "MEKTUP"

SINIR 15 VOTE. 30 YORUM.

"Eee. Ev bulabildin mi?" diye kapıdan içeri girdi Selim. Kafamı olumsuz anlamda salladım. İki gündür ev bakıyordum fakat asla tam istediğim gibi bir yer bulamıyordum.

"Güzel. Çünkü ben sana buldum," dediğinde kaşlarımı kaldırdım. "Nasıl yani?" dedim. "Baya. Şirkete yakın. 4+1. Ev sahibide tanıdık. Durumundan bahsettim. Onayladı. Yarın gelsin baksın dedi," dediğinde gözlerim anbean büyüdü.

"Selim. Sen olmasan ben ne yapardım?" dediğimde göz kırptı...

O sırada Alyssa, "Dolunay. Bu ne?" diyerek arka odadan geldi. Elinde bir sigara paketi tutuyordu. "Sigara," dedim düz bakışlarla.

Göz devirdi, "Onu anladım zaten. Senin çantanda ne işi var?" dediğinde kaşlarım çatıldı ve doğruldum. "Hangi çantam?" dedim. "Beyaz. Asmalı. Deri." dediğinde anladım ve tekrar arkama yaslandım.

"Onu en son o gece bara giderken kullandım. Sigara içmiyorum merak etme. Bebeğime zararlı bir şey yapmam. O benim canım..." dedim ve karnımı okşadım.

"İyi alıyorum ben sigaraları." dediğinde güldüm ve, "Dükkan senin," dedim. O da güldü ve paketi açıp avucuna boşaltmaya başladı. Diğer elinde bir şey tuttuğunda dikkatim ona yöneldi.

"Dolunay. Neden paketinde üstünde 'Dolunay'a' yazan bir kağıt var?" dedi. "Her şeyi nerden bilebilirim Alyssa. Ver bakayım. Neymiş?" dediğimde yanımda gelip kağıdı bana verdi. Kağıdı incelerken beynimde şimşekler çaktı. Bu Yağız'ın yazısıydı.

"Dolunay, iyi misin?" dedi Selim. "Evet. Şey bunu yalnız okusam, daha iyi olacak," dedim ve ayağa kalkıp odama geçtim. Cesaretim yoktu. Ne yazıyordu bilmiyordum. Ama açmak ve okumak zorundaydım.

Titrek bir nefes aldım ve yutkunup kağıdı açmaya başladım. Aslında küçük bir not zannediyordum, ama açtıkta tam bir dosya kağıdı olduğunu gördüm.

Gözlerim yazılarda dolanmaya başladı...

Dolunay,

Aslında ne yazsam bilmiyorum. Ne denir bu durumda? Bir yandan mutlu, bir yandan pişmanlık var içimde.

Yanlış anlama. Pişmanlığım seninle birlikte olmaktan değil. Sen ilkini bana verdin. Üstelik sarhoştun. Birlikteliğimizden pişman mısın bilmiyorum ama ben hiç pişman değilim.

Bu notu ne zaman bulursun ve hatta bulur musun hiçbir fikrim yok. Sadece yüzüne söyleyemediklerimi buraya yazmak istedim.

Hatırlamayacaksın ama seviştikten sonra seninle biraz sohbet ettik. Bir bakıma birbirimizin dert ortağı olduk. Tıpkı benim sana dert ortağı olduğum gibi. Kimsenin fark etmediği şeyler fark ettin ben de. Çok ama çok huzurlu bir andı. Hiç o andan kopmak istemedim.

Şimdi ben bunu yazarken sen yanımda huzurla uyuyor, düzenli nefesler alıyorsun. Ben o yüzünü izlemekten keyif alıyorum. Bunu yazdıktan sonra yanına uzanıp saçını okşayacağım. Yanağından öpeceğim ve sen uyanmadan çekip gideceğim.

Çok farklıydı birlikteliğimiz. Daha önce hiçbir birlikteliğimde hissetmediğim şeyler hissettim. Hiç yaşamadığım bir zevk yaşadım.

Teşekkür ederim Dolunay. Bana gerçekten bir ilki yaşattığın için. Hiç duymadığım kadar büyük bir zevki tattırdığın için.

Ama özür dilerim Dolunay. İlkini böyle bir gecede, bu şekilde aldığım için. Keşke özel bir gece de, özel olarak hazırlanabilseydik bu geceye. Bu gece hataydı. Özel olmasını isterdim.

Bu gece sarılarak uyuduğumuz zaman, tenin tenime dediği zaman, seninle bir bütün olduğumuz zaman, birbirimiz hissettiğimiz zaman, her seferinde çok huzurluydum Dolunay.

Ama bu öylesine bir huzur değildi. Annemin saçımı okşadığında duyduğum gibi bir huzurdu. Saçımı okşadın hatırlıyor musun?

Bu birlikteliğimizi geçirdiğimiz zaman bir şey fark ettim. Belki de hayatımı değiştirecek bir şey...

Bunu hiçbir zaman yüzüne söyleyemeyeceğim Dolunay. Bu mektubu bulduğunda ne hissedersin ya da ben o zaman ne hissettmiş olurum bilmiyorum. Ama sana şunu söylemek istiyorum Dolunay.

Ben sana aşık oldum Dolunay...

-Yağız-

Gözyaşlarım okuduklarımın etkisiyle yanaklarımdan süzülmeye başladı. Bu kadar gerçeği bir arada duymak bana hiç iyi gelmemişti.

Yağız bana aşıktı...

Tam bu anda hafızamda bazı anılar dolanmaya başladı.

"Benden ne bu bebeğe baba, ne de sana koca olur." demişti.

Tanrım! Gerçekten olabilir miydi? Yağız bana aşık mıydı? O zaman neden bu tepkiyi vermişti?

O anda aklıma gelen düşüncelerle sanki bir soğuk hava dalgası bedenimi esir almış gibi titredim. Tüylerim diken diken olmuştu.

Kollarımı onu koruyacağım düşüncesiyle karnıma sardım ve sırtımı yatak başlığına dayayıp, dizlerimi kendime çektim.

Bu düşünce yüzünden gözyaşlarım etkisini artırmış, zaten son günlerde yaşadıklarım sebebiyle sürekli aklımda olan bebeğimi kaybetme düşüncesi daha çok aklıma oturdu ve midem bulanmaya başladı.

Gelen hisle kendimi hemen banyoya attım ve kapıyı kilitleyip klozete eğilerek içimdeki her şeyi çıkartmaya başladım. Öğürmelerim durumca yanan boğazımla kalktım ve klozetin kapağını kapatarak üstüne oturdum.

Alyssa ve Selim kapıya tıklatıp adımı sesleniyorlardı. "İyiyim," dedim titreyen sesime rağmen. Onlar hâlâ bana seslenirken ben transa girmiş gibi aynı şeyleri düşünüyordum.

Yağız'ın istemediği ben, ya da benimle evlenme düşüncesi değildi. O bebeğimizi istemiyordu...

•Bölüm Sonu•

Bol vote ve yorum bekliyorum.

SINIR 20 VOTE. 30 YORUM.