7 🐺

8.7K 397 4
                                    

Keyifli okumalar.

_____

Her şey planlandığı gibiydi, kayıtlara ölü olarak geçmiştim. Şimdi ise beni almaya gelen arabaya binmiş kararmaya başlayan gökyüzünü seyrediyordum. Şimdi ne haldedir Kayra? Hayır... bunu düşünmemeliyim. Eğer düşünürsem duygularıma yenik düşerim.

"Geldik Asena hanım." Saniyelik olarak şoföre bakıp arabadan indim, şapkamı takıp karşımdaki harabeye dönmüş eve doğru adımladım. Kapıyı tutsam elimde kalacak gibi, komutan neden böyle bir yere çağırdı ki beni? Emirleri sorgulama Asena. "Böcek mi o? Yok yok değildir. Ama yürüdü sanki. Ay Bismillah gölge mi vardı orada?"

Kendi kendime konuşmaya başlamıştım artık, sanırım gerçekten deliriyorum.

Yıkılmış bir yerden içeri atladım, yerden büyük bir gürültü koptu. Aha uyuyanları da uyandırdık. "Allah'ım yarabbim gece gece in cin top oynuyordur burada, sen beni koru." Dualarımı sıralarken bir anda karşıma birisi atladı. "Euzubillah!" Feneri yakıp yüzüme tutunca ellerimi gözlerime siper ettim. Işığı yüzümden çekince kim olduğuna baktım. "Allah'ıma koşuyordum Pars! Öyle pat diye çıkılır mı insanın karşısına?" Belli belirsiz bir gülümseme oluştu yüzünde.

"Sen olduğunu nereden bilebilirdim? Burada olduğuna göre sen de görevi kabul etmişsin." Başımla onayladım. "Albay nerede?" Sormama kalmadan bir odanın içerisinden çıktı. Hemen karşısında hazır ola geçtik. "Rahat evladım. Gelin benimle." Birbirimize bakıp arkasından ilerlemeye başladık. Bir kapının önüne gelince duvarı ittirdi ve kapı açıldı. Asansör?

Bu iş iyice tuhaflaşmaya başlıyor... Asansöre binince bir düğmeye bastı Kara Albay. Hareket etmeye başlayınca, ben ne olur ne olmaz diyerek şehadet getirmiştim. Kapı açılınca yukarıyla hiçbir alakası olmayan kesinlikle teknolojik denilebilecek bir oda karşılamıştı bizi. "Komutanım..."

"Her şeyi anlatacağım çocuklar. Öncelikle karşı karşıya olduğumuz duruma bakalım." Karşımdaki büyük ekrana döndüm. "Bu Kora kod adlı terörist; gerçek adını kimse bilmiyor. Kurduğu büyük örgüt ile Türkiye'ye büyük ölçüde zarar vermeyi planlıyor, ki eğer engel olmazsak başaracaklar da." Başımı dikleştirdim. "Dünya üzerinde tek bir Türk kalsa bile bunu başaramayacaklar komutanım!"

Komutan başını salladı. "Bu yüzden sizi seçtim, aralarına kimlik değiştirerek sızacaksınız. Bir ay, iki ay, belki bir yıl, ne kadar durmanız gerekiyorsa. Yanlarında çalışacak ve ne yapmayı planladıklarını bulacaksınız, maalesef ki deşifre olursanız kurtarma timi gönderemiyorum. Kimse bu görevi bilmeyecek, size güveniyorum çocuklar."

"Emredersiniz komutanım!" Aynı anda bağırdık. "Gidene kadar burada kalacaksınız, tüm gerekli eşyalar temin edildi. Yeni kimlikleriniz masanın üstünde, en kısa zamanda yola çıkıp aralarına girmelisiniz."

"Emredersiniz." Komutan gittikten sonra masanın üzerinde duran fotoğrafa ve bilgilere baktım. Adamın yüzünü aklıma kazımıştım, bize bulaşan herkes misliyle karşılığını alırdı. Kimliğime de göz gezdirip cebime attım. "Allah yardımcımız olsun." Pars'a baktım. "Amin."

Gece olduğu için fazla oyalanmadan odalardan birine girdim, yan odaya da Pars girmişti. Işığı açmadan çantamı yere koydum ve yatağa oturdum, kollarımı dizlerime yaslayıp bir süre öyle durdum başım ağrımaya başlayınca ellerimle başımı sıvazlayıp kendimi geri attım.

Üstümü değiştiremeyecek kadar yorgunum. Ceketimi ve botlarımı çıkarıp daha rahat bir şekilde yattım, buradan gidecektik ve gittiğimiz zaman geri dönüşümüz olmayabilirdi...

Kızıl Kurt -TAMAMLANDI-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin