OKUYUN BALLAR ;
Öncelikle merhabalar uyku sever pandalarım ! Umarım bölüm hoşunuza gider ! Kitaba yeni bir karakter eklendii :D O taş multide ki kişi oluyor :D Birazdan kim olduğunu anlayacaksınız :D
@nisa_nisa 'nın, kitap için hazırlanmış olduğu bir video var. Ancak onu buraya yükleyemedim. Diğer bölümlerde linki atmaya çalışacağım. Tabletten yazdığım için bu tarz sıkıntılar var maalesef. O videoyu bir şekilde size göstereceğim. Çok konuştum hadi bakalım
İyi okumalar uyku sever pandalarım !! :DAmy;
"Bunu sakın unutma güzelim. Benim olan her şey beni ilgilendirir. "
Ahh Tanrım... Şuan kaskatı kesilmiştim. Kesik kesik nefesler alıyordum. Dudakları, dudağıma sürtünüyor, gözleri ise dudaklarıma olan odağını bir saniye olsun kaybetmiyordu. Çenesi kasılmış, yeşilleri yine o gün ki gibi koyulaşmıştı. O günü hatırlayınca istemsiz bir şekilde titredim ve sertçe yutkundum.
" Şimdi... bana cevap ver. Kim. O. Piç! " düşüncelerimden sıyrılmamı sağlayan boğuk sesi ile gözlerine bakmaya başladım. Ne diyeceğim şimdi ona ben !? Aghh ! Hepiniz Kate aradı sanıyorsunuz değil mi ? Keşke. Keşke o arasaydı.
Ancak arayan Jason'du. Şimdi diyeceksiniz, Jason kim ??
Jason ile uzun süredir -yaklaşık olarak 5 senedir- görüşüyoruz. Aghh ! Ve hayır o benim sevgilim falan değil. Çok yakın arkadaşlarız biz. Üniversite döneminde, Kate de bize katıldı.
Jason Kate'e her zaman değişik hitaplarda bulunur. Bana ise sürekli bebeğim falan der -ruh haline göre değişiyor tâbii- Bende ona arada öyle hitap ederim. Maksat eğlence ol- Agh anıları bir kenara bırakıp, Harry'e cevap vermeliyim. Ama ne diyeceğim ?? Hiç ya öyle bir erkekle konuşuyordum ve evet,evet ona bebeğim dedim. Bu gayet doğal değil mi ?
Tam da vereceğim cevabı cümle olarak toparlamıştım ki, Harry üstümden çekildi ve kapıya yöneldi. Bende omuzlarımdan ağır bir yük kalkmışcasına derin bir nefes verdim.
Hey ? Ben ne zamandır nefesimi tutuyorum !?
Ve... bir dakika ? Kapıyı mı. Kilitledi. O !?? Çifte lanet !
Harry bu sefer sakin bir tavırla yanıma geldi ve ne zaman önüme düştüğünü bilmediğim bir parça saçı kulağımın arkasına sıkıştırdı. O bunu yaparken ben yanlızca kafamı aşağı indirdim ve ayakkabılarıma bakmaya başladım.
Parmakları çenemi kavrayıp yüzümü yukarı kaldırmamı sağladı. Şimdi ona bakmak zorundaydım. Anlayamıyorum, bir insanın gözü nasıl renkten renge bürünür ? Yeşilin tüm tonları, gözlerine toplanmış gibiydi. Benim ise... Aghh gayet sıradan bir kahverengi idi işte. Bakışlarımı çizim kâğıtlarına dikmiştim. Sesi ile ona döndüm.
Harry sakin olmaya gayret göstererek ;
"Sana bir soru sorduğumu hatırlıyorum ?" dedi. Kekelememek için çaba sarf ederek konuşmaya başladım ;
" Ihmm... arayan... yani konuştuğum kişi şeydi... "
" Çıldırtma Amy insanı. Kimdi söyle. "
" Konuştuğum kişi... Kate. Kate ile konuşuyordum. " dedim. O ise,
tatmin olmuş bir ifade ile sırıtıp, koltuğa - tam karşıma - oturduktan sonra ;
" Pekâlâ. Kim bu... Kate ? " Dedi. Bende bekletmeden cevap verdim. Şüphelenmesini istemiyordum.
" Kate ile üniversite döneminden beri tanışıyoruz. " dedim. O ise konuyu değiştirdi. - ki bu yüzden ona minnettarım -
" Tamam. Anladım. Hadi bakalım iş zamanı. " dedi ve göz kırptı.
•••
" Pekâlâ... bu çizeceğim son parça olacak. " Agh! Yaklaşık olarak 5 saattir çizim yapıyorum.
Harry'nin yaptığı tek şey, telefonu ile uğraşmak, arada ne yaptığıma bakmak, ve sexy kıyafetler tasarlamamı söylemekten ibaret.
- Sana kalsa uzun kalem etek falan çizersin. Kızım ! Bu çocuğu elden kaçırma ! Nerede bulacaksın böylesini !?-
Bu sefer iç sesime cevap vermeyeceğim. Çünkü çizimler -sonunda- bittiler. Harry'e çizimlerin bittiğini söylediğimde, kafasını telefondan kaldırıp bana bakmayı başarabilmişti. -Aghh biliyorum bebek bakışları baştan çıkarıcı- İç sesimin patronuma asılmasını dikkate almayıp, Harry'e çizimleri uzattım.
Çizimlere odaklanmıştı. Pür dikkat çizimlere bakıyordu. Tâ ki çalan telefonum sesi odağını değiştirene kadar...
" Ben.. Özür dilerim. Sessize almayı unutmuşum. " dedim. Kaşları çatıktı ve bir şeyleri anlamak istercesine bana bakıyordu. Agh! Bu telefon niye susmuyor !?
" Önemli galiba. Açsan iyi olacak. " dedi. Bunu derken gözlerini kısmıştı.
Ona onaylayıcı bir bakış attım ve çantam da ısrarla çalan telefonumu alıp kimin aradığına bak- Kahretsin !
Jason arıyor ! Telefonu açamam. Çünkü Harry, " My Chocolate " diye kayıtlı olan kişiyi Kate sanıyordu ! Tanrı aşkına! Hangi Kate, boğuk aksanlı ve kalın sesli olur !? En iyisi açamamak. Ancak bu kadar ısrarla çalan bir aramaya cevap vermezsem o zaman da neden açmadığımı sorgulayacak! Agh! -İşte şimdi sıçtın Amy-
Galiba iç sesim bu sefer haklıydı...
Bittim. Ben!
••••
Umarım bu bölümü beğenmişsinizdir ! Oy ve yorumlarınızı bekliyor olacağım beybilerim ! :D
••••
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MR. STYLES
FanfictionHarry Styles ; Ünlü bir dergi olan Vogue'un varisi, yani o şirketin patronu... Amy Black ; İşinde üstün başarılara sahip stilist... Ve onlar... Onlar aşık olmayacak... Onlar Aşkın Merkezi Olacak.