Merhabalar tatlışko Mr. Styles okuyucuları ! Umarım bölümün gecikmesinden dolayı bana çok kızmamışsınızdır. Biliyorsunuz ki okulların kapanmasına az bir süre kaldı -sonunda sjsj- bu yüzden de proje teslim günü geldiğinden onu yapmak ile uğraştım. Bir kaç aksilik olsada hallettim veee şimdi sizleri yeni bölüm ile baş başa bırakıyorum sjsjs
-Multide olan fotoğrafta Amy ve Harry'nin partide giydikleri kıyafetler var-
İyi okumalar!•••
Amy;"Demi. Gerçekten bu gerekli mi?"
Demi'ye atmış olduğum göz devirme seansından bir tane daha tekrarlayıp, bıkkınlıkla elinde tuttuğu topuklu ayakkabıya baktım. Demi ise tek eli ile topuklu ayakkabıyı tutu ve diğer elini de alnına yerleştirdi.
"Ne yani Amy? Partiye spor ayakkabı ile gitmeyi düşünmüyorsun? Değil mi? Aman. Tanrım! Ben o bakışı biliyorum! Gerçekten düşündün! Agh! Neden bu kızda bende ki parti şıklığı anlayışı şeysinden yok!?"
Tamam. Bu kız gerçekten bazı zamanlar ürkütücü şekilde haklı olabiliyor. Çünkü gerçekten de düşünmüştüm.
"Yani, belki bir nebze aklımdan geçmiş olabilir. Ama sonuçta dediğin gibi bu bir parti ve önemli bir parti yani elbisemin altına spor ayakkabı giymem hoş olmaz. Haklısın Demi."
Demi, tatmin olmuşcasına gülümsedi. "İşte benim kızım! Şimdi al şu ayakkabıları ve buna uygun çekici bir elbise giy. Orada ki herkesin gözleri kamaşsın! Özelliklede Marul kafanın."
Demi'ye 'ne saçmalıyorsun?' bakışı attım. Neden Marul kafa- aman. Yani, Harry'nin gözlerini kamaştıracakmışım ki?
"Neden Harry'nin gözlerini kamaştırayım?"
Bu cümlem üzerine Demi bana, 'aptal mısın?' bakışlarını attı. Hey! Bakışlarla anlaşmak garip olsada güzeldir ancak bu durumda tuhaflık seviyesi doruklarda gibi değil mi?
"Hadi ama Amy. Çocuk senden hoşlanıyor. Açık bir şekilde belli bu. Ve sakın ağzını boşuna açma. Marul kafanın patronun olduğunu biliyorum. Ancak bu, ona bir şans vermemen için geçerli bir sebep değil."
-Yürü be Demi! İşte benim kızım! Keşke Amy yerine senin iç sesin olsam!-
Sanırım az önce kendi iç sesim tarafından dışlandım...
Ama bir yönden de, Demi'nin dedikleri mantıklı geliyordu. Harry ile aramız hiç bir zaman patron ve çalışanı ilişkisi içinde olmamıştı. Yakınlıklar, tartışmalar, yapılan görüşmeler...
Kesinlikle patron ve çalışanı ilişkisine uymuyordu.
Bizi tanımlayan ilişki adı ne idi peki?
Sevgili?
Sanmam.
En iyi arkadaşlar?
Siz hiç birbirinin dudaklarını adeta sömürmüş olan arkadaşlar gördünüz mü?
Bende görmedim.
Dost?
Biraz önce arkadaşlıkta dediğim şeye bakacak olursam, dost da sayılmayız.Sanırsam bu liste uzayıp gidecek. En iyisi giyinmeye başlamak. Çok abartılı makyaj yapmadığımdan Demi'nin tabiri ile çekici olan bir kıyafet seçmiştik.
Çok koyu olmayan, kırmızı renge sahip ve bel kısmında açıklık olan bir elbise idi.***
Giyindikten ve saçlarımı da düzelttikten sonra, odamdan çıktım.
"Demi! Hazır mısın?" Sesimi duyuracak şekilde seslendiğim sırada, Demi siyah elbisesi ile karşımda belirdi.
"Tanrım! Süper olmuşsun!"
"Tanrım! Süper olmuşsun!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MR. STYLES
FanfictionHarry Styles ; Ünlü bir dergi olan Vogue'un varisi, yani o şirketin patronu... Amy Black ; İşinde üstün başarılara sahip stilist... Ve onlar... Onlar aşık olmayacak... Onlar Aşkın Merkezi Olacak.