16- ⛓

3.5K 140 28
                                    

Oy ve yorum atmayı unutmayın❤️
İyi okumalar..💋


Bedenim uzun  bir süre savaşta kalmışta şu anlık
zaferini çıkartıyor gibiydi.Çok yorulmuştum,tükenişin dibine kadar gelmiştim.O dip kısımdan beni çekip çıkaran ise Ilgaz'ın kolları olmuştu.Nasıl olurdu?Bir insanın kolları nasıl buram buram güven kokardı?Zihinimdeki tüm güzel cümleleri toplasam bir şiir yazsam hâlâ Ilgaz'ın kollarındaki o güvenliği ve naifliği anlatanilecek ne şiir yazabilirdim ne de öyle bir şiir'i yazdırabilirdim.

Fakat ben şiirimi bulmuştum.Güzel gözlerindeki tınıyı,o gözlerin kara kara olması bile bir insanın ilham kaynağı olurdu.Onlarca şiirin yazılmasına bile bir çift kara göz vesile olurdu...Tabi bu Ilgazımın gözleriyse.

Neydi ki bu?Aşk mı?Sevgi mi..?Aramızdaki bu güven bağı bu kadar kısa sürede kendini belli etmişti.Ilgaz net bir adamdı hayatında gri yoktu Ya siyahtı ya beyaz.h

O karanlıktı ben Işık...Onun karanlığınıda ufacık bir ışıktım.

O benim dipten çektiği gibi bende onu karanlığından çıkarıp aydınlığıma çekecektim.Fakat hesaba kattığım birşey daha vardı.Ya benim ışığım onun karanlığında yetmezse nolacaktı?Düşünmek istemiyordum...Çünkü ben onu tüm karanlığını,kara gözlerine tutulduktan sonra kabul etmiştim.Nasıl bu kadar çabuk ona bağlanmıştım?Ne ara böyle olmuştu bilmiyordum ama...İyikilerim hep onunla doluydu.

Gözlerimi birkaç defa kırptıktan sonra bacaklarımı yataktan sarkıtarak yatağımın yanındaki komidinde duran telefonumu elime alarak saate baktım.

04:21

Gözlerimi kapalı pencere yönlendirdiğimde karanlığı bastırmış ufak bir sokak lambası odamın içine süzülerek bir kısmını aydınlatıyordu.Bu Ilgaz'la beni hatırlatmıştı.Sadece 2 gün önce odamda sıkı sıkı sarıldıktan sonra tek bir söz söylemeden çıkıp gitmişti.Bana karşı hissettiği duygular çok farklıydı,bir insana hissedilemeyecek kadar özel ve güzeldi.

İkimizde ucu sapı belli olmayan bu yolda birbirimize çekiliyor bağlanıyorduk ve buna hiçbir itirazım yoktu.Ben onunla herşeye vardım.Uyuşmuş bedenimle önce perdeyi açarak havanın karanlığına baktım.Büyük ihtimal herkes uyuyordu,artık kendimi toplamalıydım.

Tabi ki bu eyleme önce yatağımı toplamakla başladım.Ardından eşyalarımı hazırlayıp duşa girdim

*^
"Şimdi nasılsın kızım daha iyisin değilmi?" Sabahtan beri aynı soruyla gelen kaçıncı kişiydi bilmiyordum.Bıkkınca olduğum yerde oynayıp anneme iyiyim anlamında bakış attıktan sonra konuştum. "Canımın içi iyiyim ben otur artık."Onaylamaz bakışlarını bir benim birde babamın üzerinde gezdiriyordu.Babama sinsice sırıttığımda bunun ne anlama geldiğine bildiğinden anneme seslendi. "Hanım bi dur artuk da sık boğaz etme kızımu."

Annemin kötü bakışlarına maruz kalan babam daha fazla birşey demeden önüne dönerken bende kızlara döndüm.İkisi koltukta oturmuş öylece bana bakıyorlardı.Üzüldüklerinin farkındaydım,onları yıpratmak yapacağım en son şey bile olmamalıydı. "Çiçeklerim benim odama geçelim mi?" İkiside bu ânı bekliyormuşcasına odama yöneldiklerinde bende babama gülümseyip odama yöneldim.

Yatağın üzerine oturmuş sessiz sedasız benim sandalyeye kurulmamı beklediler. "Sizi yıprattım özür dilerim." Elif elini omzuma koydu. "Sakın böyle birşey söyleme sen bizim kardeşimizsin." İclal saçlarımda ellerini dolaştırırken bir yandanda konuşuyordu. "Çok zor birşey atlattın ama biz hep yanındayız gülüm.Daha fazla eziyet etme kendine." Başımla onları onayladım.Daha fazla konuşmak istiyorlardı ama olmuyordu.

"Haklısınız toplanmalıyım." Başlarını olumlu anlamda sallayıp bana sarıldılar.Sıkı sıkı sarmalıyorlardı bedenimi,sanki herşeyden korumak istercesine.

KOMUTANIN IŞIĞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin