Mücadele etmek güzeldi.Hele sonunda bekleyenlerinin olduğunu bilmek daha da güzeldi.Olduğumuz yerin savaş alanından daha beter halini alması şuan pek umrumda değildi.Ilgazlar,abim ve tim hepsi uğraşıyorlardı. Ferman Elif'i ve İclali hastaneye götürmüştü.Mert ve ben burda kalmayı tercih etmiştik.Şimdi ise ellerimi başımın arasına almış eve yaslanmış oturuyordum.Abim az önce gelmiş güvenliğimden emin olduktan sonra araziye bakmak için 7 kişilik bir timle yanımızdan ayrılmıştı.
-Askerler bir bir etrafı kolaçan ediyor leşleri topluyorlardı.Yakalanların ise icabından geliniyordu. Her tarafım ağrıyordu ama şuan sızlanmanın pek sırası değildi.Ayağa kalkmaya çalıştım ama olmuyordu.Başım kendini toplayamıyordu. "Elimi tut." Kafamı kaldırıp yukarı baktığımda Ilgaz elini uzatmış bana bakıyordu.Elimi uzatıp avucuna bıraktığımda sıkıca tutup kaldırmama yardımcı oldu. "Neyin var senin?Birşeyim yok diyosun ama." Elim hâlâ avucundaydı.Sakin ol kızım sakin ol...
"Evet iyiyim sadece biraz ağır geçti." Gözlerimi gözlerine kavuşturdum.Çok çok güzeldi...Gözleri,burnu,kaşları ve dudakları bir erkeğin bu kadar güzel olması hiç adil değildi. "Sana birşey olacak diye çok korktum." Söylediği cümleye ne oluyordu da kalbim böyle olmuştu. "Birşey olmadı ama iyiyim değil mi?" Başını salladı. "İyisin güzelim iyi."
Daha fazla kendimi tutmak istemiyordum.Ne olacaksa olsundu.Kollarımı Ilgaz'ın boynuna doladım.Evet biliyorum biraz ani oldu ama ölüm bir nefes kadar yakınımızdayken sevdiğimiz insanlardan uzak kalmak kadar saçma birşey yoktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KOMUTANIN IŞIĞI
Teen Fiction"Oradan kurtulacaksın biliyorsun değil mi?"Telsizin diğer ucundan gelen sesle birlikte son kalan gücümle ayağa kalktım.Başaracaktım. "Biliyorum tabiki karalara bağlamaya gerek yok." Kıkırdadığını işittim,tüm ekip beni arıyordu biliyordum.Pest etmeye...