Kim bilir kaçıncı arayışım bu
Kaybettiğim her bulduğumu
Kader bana dost değil...*❁ ❁ ❁
Yaren, bir şey söylemeden sessizce genç adamın arkasından ilerlemişti. Dışarıya açılan, beyaz tahta kapıdan çıktığında, gördüğü manzara ile adeta büyülenmişti. İlk hissettiği deniz ayaklarının altında gibiydi. Kumların üstüne inşa edilmiş tahta zemin ve zemin üzerinde sanki hep oraya aitmiş gibi duran küçük masalarla, öylesine salaş ve sıcak bir hava vardı ki. Genç kadın burada saatlerde oturabilirdi. Ama tek başına...
"Yaren şu köşede ki masalara oturabiliriz."
Yaren konuşmadan kafasını hafifçe sallayarak genç adamı onaylamış ve masaya doğru ilerlemişlerdi. Akad onunla beraber ilerlemiş ve genç kadının oturacağı sandalyeye tutmuştu. Oturması için ayakta Yaren'i bekliyordu. Yaren bu gereksiz ilgi ve alakasının arkasından, neler geleceğini bilmiyordu ama Akad garip bir şekilde çok kibar ve anlayışlıydı. Bu gece bunların nedenini öğrenecekti. Akad'ın tutuğu sandalyeye oturup, genç adamında masaya oturması ile aralarında garip bir etkileşim oldu. Akad bakışlarını genç kadından çekmiyordu. Yaren bu bakışlardan rahatsız olmuş bir şekilde yerinde hafifçe kıpırdayıp etrafına bakmaya başlamıştı. Bunu fark eden adamın derin bir nefes aldığını duymuştu.
"Yaren buraya geldiğin için teşekkür ederim."Akad'ın kısık sesle söylediği cümle sonrası Yaren bakışların adama çevirmiş ve ilgisiz ama konuşmanın devamını bekler bir halde bakmaya başlamıştı..
"Yaren bu gece sana, hiç tanımadığın beni anlatacağım. En başından... Belki çok geç kaldım ama bilmeni istiyorum. Ne olur bir şey deme. Sadece dinle.. Neden bunları yaptım... Biliyorum, anlattığım hiçbir şey bunları yapmama bahane olmaz ama yine de dinle. Hayatımda hiç olmadığım kadar açık olacağım."
Yaren böyle bir konuşmayı hayal etmemişti. O daha çok Akad'ın yine emir vererek saçmalayacağını düşünmüştü. Duyduğu sözlerle kalbinin atışları hızlanmıştı. Garip bir şekilde anlatacaklarını merak ediyordu. Zavallı kalbi o ölmeden önce söylediği sözlerle sızlamıştı. Şimdi yine aynısını yaşamaktan korkuyordu. Ne kadar inkâr etmeye çalışsa da, onunla evdeki ilk karşılaşmadan sonra kalbinde garip bir sızı hissetmiş ve adını koyamadığı bu duyguyu geçiştirmeyi tercih etmişti ama şimdi karşısında oturan bu adam yine o duyguları harekete geçirtiyordu.
Hiç akıllanmayacaktı... Hala bu şekilde hissettiği için kendine kızıyordu. Yine de sessiz kalarak genç adamın anlatmasını bekledi. Daha sonra içindeki duygularla savaşırdı. Akad ise karşısındaki kadının suskunluğu ile anlatmaya devam etmeye başlamıştı. O da biliyordu anlatacakları onu zorlayacaktı. Ama en başından anlatmalı ve bu kez yalansız olmalıydı.
"Annem ve babamla birlikte yaşadığım her an mutlu bir çocuktum. Çoğu zaman onların kavgasına tanık olurdum ama ben hep annemi yanındaydım. Onun ağladığı gördüğüm de bende onunla birlikte üzülürdüm. Sonra kız kardeşim doğdu. Annemin onu istemediğini bağırarak söylediğine, babamla her kavgasına şahit oldum. Ama annem üzülmesin diye kardeşimi en çok ben sevdim ve en çok ben ilgilendim. Zaten çok uslu bir bebekti. Annemi gördüğünde gülerdi. Ama bir kez bile onu kucağına alıp severken görmedim. Ve bir süre sonra da annem bende de uzaklaştı. Ama ben onu sevmekten hiç vazgeçmedim. Sürekli ona resim çizerdim. Mutlu olsun bizi sevsin diye..."
Genç adamın anlatmakta zorlandığı Yaren de görmüştü. Esma Hanım anlattığı kadarıyla da Akad'ın nasıl bir çocukluk geçirdiğini biliyordu. O günde öğrendikleri ile içi sızlamıştı bugün de içinin sızlamasına engel olamıyordu. Gözlerinin dolduğunu da hissetmişti ve gözyaşlarına hakim olmaya çalışıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vazgeç Kalbim
Romanceİhanetin gölgesinde yaşanan bir aşk... Gerçek aşkı bulduğunu sanan bir kadın. Ve intikam yemini etmiş bir adam. Aşkın insanı sadece bir defa bulduğuna inanan herkesi derinden sarsacak bir hikaye...