Bölüm 30 - Cennetimsin

38.2K 1.5K 76
                                    

Gözyaşı geldiğinde benlik gider...

                               ✿ ✿ ✿ 

Yaren sicim gibi inen gözyaşları ve korkusu yüzünden şuurunu kaybetmiş bir haldeydi. Annesini uyandırmalıydı, içinden defalarca kendine tekrar ettiği şeydi bu. Bu yüzden annesine seslenmiş, dokunmuştu ama ne yazık ki uyandıramamıştı. Ne yapacağını bilmez bir şekilde, yapacak bir şey arayan gözleri komodinin üzerindeki boşalmış ilaç kutusuna takılı kalmıştı. Bu annesine iki gün önce aldığı ilaçtı. Ama içi boş gözüküyordu. Aklına gelen korkunç ihtimalle eli ayağı bir anda boşalmıştı. Korkusu tavan yapmıştı. O an aklına gelen tek şey birini aramaktı. Aklına başka hiçbir şey gelmiyordu. Korkudan titreyen elleri ile yatağın üzerindeki çantasını alıp, içinden telefonunu çıkardı. Aklına ilk olarak Yavuz'u aramak gelmiş vakit kaybetmeden de aramıştı ama genç adamın telefonu kapalıydı. Başka arayacak kimsesi de yoktu ki. Telaştan aklına hiçbir şey gelmiyordu. O sırada elindeki telefon çalmaya başlayınca ekrana bakmadan  elindeki telefonu can simidi gibi cevapladı.

" Yaren. Ben sana bir şey söyleyecek-" Arayan Buluttu.

"Bulut ne olur ba-na yar-dım et" Yaren'in ağlamaktan kısık çıkan ses tonunu duyan adamın içinde bir şeyler kopmuştu. Telefonu ilk açtığında ki ses tonuna zıt içinde büyük endişe ve korku dolu bir ses tonu ile ardı ardına sorular sormaya başlamıştı.

"Yaren? Ne oldu? İyi misin? Neredesin? Söyle hemen yanına geleyim? Korkutma beni! "

Yaren artan hıçkırıklarına engel olamıyordu. Onun için endişelendiğini belli eden ses tonu, o ana kadar elinde olan son dirayeti de yerle bir etmişti. Hıçkırıklar artmış ve konuşmasını engelliyordu.  Telefonun diğer ucunda cevap alamayan genç adam korkutan sürekli konuşuyordu. Bir yandan da eline aldığı anahtarla hızla arabaya binmek için evden çıkmıştı.

"Yaren evden çıktım. 10 dakikaya yanındayım. Ağlama. Anlat ne oldu?" genç kadın konuşmak için kendini zorlamıştı. Sesi kısık ve ağladığı için boğuk çıksa da konuşmaya çalışmıştı.

"An-nem uyan-mıyor. İlaçları baş-ucunda ama bit-miş. Çok kor-kuyor-umm"

Bulut az da olsa rahatlamıştı. Genç kadına bir şey olmamıştı ya. Ona kötü bir şey olma ihtimali kanını dondurmuştu.

"Tamam şimdi sakin ol lütfen. Ben hemen ambulansı arıyorum. Korkma az sonra yanındayım."

"Tamam" tek diyeceği bu olmuştu. Genç adam korkma dese de ölesiye korkuyordu. Gözyaşları elinin tersi ile silip, annesine tekrar seslenmeye başlamıştı. Kısa bir süre sonra zilin çalması ile koşarak, kapıyı açmaya gitmişti.

Kapıyı açtığında, yüzünde bariz bir şekilde belli olan endişe ile Bulut'u gören genç kadın tutamadığı hıçkırıkları ile genç adama sarılmıştı. Korkuyordu. Birinin yanında olmasına ihtiyacı vardı. Bu sarıldığı adam ona güven veriyordu. Hayatı boyunca yalnız olmaktan bıkmıştı. Genç adam kendine sarılan genç kadınla bir an öylece kalmıştı. Sonra o da genç kadına sımsıkı sarılmıştı. Sonra yavaşça genç kadını kendinden uzaklaştırıp,

"Yaren hadi annenin yanına gidelim" demişti. Yaren kafasını sallamış ve adama eşlik etmişti. Küçük evin içinde birkaç adımda yatak odasına varmışlardı. Önden giden genç kadın arkasından gelen adamın varlığını hissediyordu ve bu ona güven veriyordu. Annesinin yanına geldiğinde, gözyaşları yine hızlanmıştı.

"Annem"

Sesini duyuramıyordu. Duymuyordu annesi. Bulut ise genç kadının annesine seslenmesi izlerken küçük adımlarla yanına geldiği yaşlı kadının bembeyaz suratını görünce paniğe kapılmıştı. Elini nabız bulmak üzere kadının üzerine uzatarak bir yaşam belirtisi bulmayı ummuştu. O sırada Yaren, genç adamın yaptıklarına bakıyordu. Genç kadının bunları yapmak aklına gelmemişti. Sanki boşluğa düşmüş gibiydi. Ambulansı aramayı bile düşünememişti. Bulut annesini kontrol ederken, Yaren de genç adamın suratına bakmış ama herhangi bir duygu belirtisi görememişti. Bulut, yaşlı kadın ile ilgilenirken kapı ikinci kez çalmıştı. Yaren dalmış bir şekilde bakmaya devam edince, genç adam kafasını kaldırıp Yaren'e seslenmişti.

Vazgeç KalbimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin