Jimin'in Yoongi'nin evini ziyaret etmesinden hemen ertesi günüydü. Birkaç kişi birkaç defa Jimin'in kuaförüne gelip röportaj yapmak istediklerini belirtmiş, Jimin de onları teker teker reddetmişti. Soracakları sorular işinde nasıl başarılı olduğu falan olmayacaktı çünkü. "Our Secret"ın yüzüydü o. Tek gelen röportajcılar değildi. Our Secret veyahut Jungkook fanları da kuaförü ziyaret edip Jimin'den izin almadan kameraya alıyorlardı Jimin'i. İkindiye doğru, kuaförü terk etti.
Evine gitmek istemiyordu çünkü giderse ağlayabilirdi. Lise anıları depreşmiş, korkutmuştu Jimin'i. Herkesin kendisi hakkında bilip bilmeden konuşmasını çok iyi bilirdi ve tekrar aynı şeyleri yaşamak istemiyordu. Markete girip bir poşet dolusu abur cubur aldı.
Kendini eski evinde bulmuştu sonuç olarak. Cidden eski bir evdi. Kore'nin belki de yıkılmasına karar vereceği bu eski binanın çatı katındaki en küçük dairesinin büyük terasındaydı işte. Eski eve şöyle bir bakınca daha da eskilere gitti. Ailecek zor zamanlar geçirmişlerdi. Bu küçük evde, dört kişi, sefalet içinde sürünmüşlerdi adeta.
Azıcık zorlayınca açılabilen giriş kapısını açıp dairenin içindeki plastik sandalyeyi ve masayı çıkarıp evin terasına koydu. Her ne kadar eski püskü, yıkılmak üzere olsa da Han Nehri'ne bakan şehir manzarası insanı farklı hissettiriyordu. Jimin, abur cuburları masaya döküp yemeye başladı. Boğazı acıyordu yerken. Kendini tutuyordu ağlamamak için.
"Bundan sonra güçlü olacağım. Konu aşk dahi olsa gururumu ezdirmeyeceğim." dedi ağzına drajeli sütlü çikolatayı teperken. Gözlerinden yaş geldi o sırada. Ağlamamaya karar vermişti; kalktı, dikkatini dağıtmak için sağa sola yürüdü. Evin içine girip dolaştı. Ama burası ona iyi gelmemişti.
Salondaki tozdan gri gözükmesine rağmen kahverengi olan çekyata gözü takıldı. Önündeki masaya, duvardaki çiviye... Annesi burada ona tokat atmıştı. Babası burada, çivinin olduğu duvara savurmuştu kendisini. Dişi kırılmıştı o gün. Kardeşi burada, abisinin şiddet görüşünü izlemişti. O akşam hiç çıkmıyordu aklından. Biseksüel olduğu içindi. Her şey bu yüzdendi.
Tüm okul kendisine bakmıştı. Zorbalık görmüştü. Dedikoducuların ağzına düşmüştü. Öğretmenlerin bakışları... Biseksüel olduğu içindi. Her şey bu yüzdendi.
Bir parçası yine bu korkunç şeyleri yaşayacağı için korkarken diğer yanı intikam duygusuyla yanıyordu. Ya da kendisi sadece, aşkla intikamı karıştırıyordu. Emin olduğu tek şey, hiçbir şey böylece bitemezdi. Bitmeyecekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Our Secret 2 • Jikook
Fanfiction"Seninle alakalı olan her şey, benim için birer sır." - !DİKKAT! Bu, Our Secret'ın devamı niteliğinde bir hikayedir. Our Secret'ı okmadıysanız bir şey anlayamayabilirsiniz (hatta anlamazsınız). Bunu okumdan önce Our Secret'ı okuyun lütfen, teşekkürl...