"Jungkook, bir şey diyeceğim ama bana doğruyu söyleyeceksin." dedi Jimin tedirgin bir şekilde. İzledikleri film bitmiş, Jungkook'un aldığı abur cuburların yarısı bitmiş ve paketleri önlerindeli sehpada büyüklü küçüklü dizilmişti. Jungkook, Jimin'in bu tavrına karşılık gerildi ve soru işaretli gözlerle baktı: "Tamam..?"
"Mohan seni tehdit mi ediyor?"
Jungkook'un gözleri, Jimin'in gözleriyle aniden birleşti. Jimin'in endişeli bakışları altında ezildiğini hissetti. Yine, gözleri dolacak gibi oldu ancak kendini tuttu ve "Cevap vermeme hakkımız var mı acaba?" diye sordu. Jimin'in gözleri dolmuştu. Bunca zaman beslediği kin, kırgınlık... Hepsinin ardında bir sebebi vardı ve o, bunu çok geç fark etmişti. Ayağa kalktı, koltuğun öbür ucunda oturan Jungkook'un yanına gitti ve kendini Jungkook'un kucağına bıraktı: "Aptalsın sen. Bana gelip ne olduğunu söyleyebilirdin. Seni aşağılayacak değildim ya?"
Jungkook, Jimin'in göndermeli sözüne güldü.
(Our Secret (1) - On yedinci bölüm)
"Neden söylemedin? Neden hâlâ daha söylemiyorsun?" dedi Jimin. Jungkook kucağında oturan Jimin'in göğsüne yaslamıştı kafasını. Gözlerini kapattı. Kendini iğrenç hissediyordu. Jimin'e söylemekten çekindiği o kadar çok şey vardı ki... Yutkundu: "Ben, kötü şeyler yaptım. Senin duymanı istemeyeceğim şeyler."
Jimin göğsüne yaslı bedenin saçlarını okşamaya başlarken "En fazla kızarım." dedi. Jungkook üzüntüyle karışık bir kıkırdamayla kollarını açtı ve Jimin'i sarmaladı: "Özür dilerim."
"Seninle geçirdiğim her günün sonunda yatağa Mohan ile girdiğim için, özür dilerim. Mohan'ın sana vurmasına izin verdiğim için, özür dilerim. Sana yalanlar söyleyerek seni terk ettiğim için, özür dilerim. Our Secret'ı yazdığım için, özür dilerim. Senin hayatına girdiğim için çok özür dilerim." dedi Jungkook. Jimin, Jungkook'un yüzünü minik ellerinin arasına aldı: "Sakın öyle deme. Eğer hayatıma girmeseymişsin, hayatı ne kadar eksik yaşadığımı fark etmezmişim Jungkook."
Jungkook acıyla gülümsedi. Jimin'in söylemesini istemediği tek şey, hayatına girmesiydi. Çünkü diğer hepsinde bir şekilde Jimin üzülen ve kırılan taraf olmuştu. Ve Jimin, yalan söylemezdi. Yalan söylemek yerine konuyu başka yere çekerdi. Jungkook ayağa kalkmaya çalıştığında Jimin, Jungkook'un kucağından indi ve ayakta durup ne yapmaya çalıştığını izledi. Jungkook önce ayağa kalktı, sonra yere bıraktı kendini. Jimin önüne edilebildiği kadar eğildi. Özür diledi. Defalarca kez özür diledi.
Jimin'in de amacı bu değil miydi zaten? İntikam almış olacaktı hani? Ama Jimin'in kalbindeki tuhaf yumru ve o yumruya rağmen farklı hissettiren o his, intikam hissi değildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Our Secret 2 • Jikook
Fanfiction"Seninle alakalı olan her şey, benim için birer sır." - !DİKKAT! Bu, Our Secret'ın devamı niteliğinde bir hikayedir. Our Secret'ı okmadıysanız bir şey anlayamayabilirsiniz (hatta anlamazsınız). Bunu okumdan önce Our Secret'ı okuyun lütfen, teşekkürl...
