"Seninle alakalı olan her şey, benim için birer sır."
-
!DİKKAT!
Bu, Our Secret'ın devamı niteliğinde bir hikayedir. Our Secret'ı okmadıysanız bir şey anlayamayabilirsiniz (hatta anlamazsınız). Bunu okumdan önce Our Secret'ı okuyun lütfen, teşekkürl...
"Bir saniye şimdi ben doğru mu anladım? Siz bütün yanlış anlaşılmalara ve kırgınlıklara rağmen sevgilisiniz yani? Ne bileyim... Jungkook fazla yüzsüzlük yaptığını Jimin de hiçbir boku umursamadığını kabul ediyor yani?" dedi Hoseok. Seokjin'in numarasını aldıktan sonra aramak üzereyken Hoseok, Yoongi'yi arayıp evini ziyaret etmek istediğini söylemişti ancak herkes Taehyung'un evinde olduğu için Yoongi de Hoseok'u, Taehyung'un evine davet etmişti. Daha sonra olayı ayrıntılı bir şekilde açıklamışlardı ve Hoseok ikilinin beraber olma noktasına takılmıştı: "Ey aşk, nelere kadirsin sen heyt be!"
"Ee, peki şimdi Seokjin'i arayıp ne diyeceksiniz? Senin şirret kardeşin Jungkook'u sevdiği insanlara zarar vermekle tehdit ediyor hatta bir kere yaptı. Al şu kardeşini bizi rahat bıraksın, mı diyeceksiniz?" dedi Hoseok kendisine ikram edilen şaraptan bir yudum aldıktan sonra. Jimin bir sağa bir sola baktı: "Aslında tam olarak öyle demeyi planlıyordum."
"Eğer umursamadığını görürsek tehdit edelim. Medyaya bütün olanları anlatmakla tehdit edersek bir şeyler yapmadan duramaz. Sonuçta kendisi de oldukça büyük bir şirketin başında. Mohan da öyle. Mohan'ın adının lekelenmesi onu da etkileyecektir." dedi Yoongi. Jungkook, Yoongi'yi onaylarcasına başını aşağı yukarı salladı ve Jimin'in elindeki telefonu alıp Namjoon'un gönderdiği numaraya tıkladı. İlk başta reddedildi. Jungkook ısrarla ikinci kez arayınca telefon açıldı: "Alo?"
"Kim Seokjin ile mi görüşüyorum?" dedi Jungkook. Karşı taraf boğasını temizledi ve "Evet, kendisi ben oluyorum. Buyurun, ne için aramıştınız?" dedi. Jimin şaşkın bir şekilde fısıldadı: "Ne kadar efendi bir adam."
Jungkook Jimin'in dediğine gülümsemeden edemedi. Sonra ciddileşti: "Ben Jeon Jungkook."
"Mohan'ın sevgilisi olan Jeon Jungkook musunuz?" dedi. Jungkook, Seokjin'i onayladıktan sonra "Zoraki sevgilisi desek daha doğru olur." dedi. Seokjin'in tepkisi pek sıradışı değildi: "Ne demek istiyorsunuz?"
"Kendisi beni seviyor ve buna saygı duyuyorum, yanlış analamayın. Ancak birtakım tehditlerle beni kendisiyle birlikte olmama zorladı." dedi. Seokjin bir süre sessiz kaldıktan sonra tekrar boğazını temizledi: "Kendisi bana çok farklı bir hikaye anlatmıştı oysaki..."
"Sizi zorlayan kişinin Park Jimin adında biri olduğunu ve sizin aslında kendisinden hoşlandığınızı ve onun sizi kurtardığına dair bir iddiaydı. Bu iddiayı yalanlıyor musunuz?" dedi Seokjin. Jimin dudaklarını büzerek fısıldadı: "Kendimi mahkemede gibi hissettim."
Jungkook Jimin'i susması için dürttükten sonra "Yalanlıyorum. Dediklerinin hiçbiri doğru değil. Ben Jimin'i seviyorum ve onunla birlikteyken beni ondan ayırma konusunda zorlayan kendisiydi. En yakın arkadaşlarımla bile görüşmeme izin vermeyip zarar vermekle tehdit etti." dedi. Seokjin mırıldandı: "Anlıyorum..."
"Peki bunu neden bana söylüyorsunuz?" dedi. Jungkook kaşlarını çatarak "Çünkü siz abisisiniz? Kardeşinizin kötü işlere bulaştığını, insanları rahatsız ettiğini ve şirketin başında iş yapmak yerine para ve mevkisini kullanarak iş dışında her şeyi yaptığını bilip onu kontrol altına almanız gerekmez mi?" dedi. Seokjin hiç düşünmeden cevap verdi: "Haklısınız."
"Ancak bilmediğiniz birkaç nokta var. Ben ona son bir şans vermiştim, çünkü daha önce de böyle olaylar başımıza gelmişti. Kendisinin psikolojik bir rahatsızlığı var... Sizi tam olarak ne zamandır rahatsız ediyor bilmiyorum ama bundan daha önce haberim olmadığı için çok özür dilerim." dedi Seokjin. Hastalığı duyunca Taehyung omuz silkerek fısıldadı: "Başka açıklaması olamazdı zaten!"
"Ancak sizi temin ederim, kardeşim sizi bir daha rahatsız etmeyecek. Kore'de rahatça yaşayabilirsiniz çünkü kendisi şu anda olduğu yerde, Amerika'da benimle -denetim altında- kalacak." dedi Seokjin ardından. Jimin sessiz sevin çığlıkları atarken Jungkook teşekkür ederek aramayı sonlandırdı: "Bu muydu yani? Bunca zaman tek yapmam gereken Mohan'ı abisine ispiyonlamak mıydı?"
Jimin Jungkook'u sıkıca sarmaladı ve "Bitti! Jungkook, bitti!" diye bağırdı. Jungkook'un kendisine sarılmasına fırsat vermeden kucağına atladı ve dudaklarına öpücük konurdu. Geri çekileceği sırada Jungkook'un bir eli ile Jimin ensesinden tutup kendisine yaklaştırdı ve daha uzun bir öpücük bıraktı: "Seni seviyorum."
—
Saat 06.30 ve ben en uzun bölümü yazdım. ✌🏿 Neyse, artık daha çok öpüşüp sevişebilirler ehehe.
👉🏻Bu arada BUTTER ÇOK GÜZEL izlemekten buraya bölümü atmayı unuttum 😔✊🏻
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
