58

7.9K 605 245
                                    

Selam Papatyalarım 🌼💜

|Anlatırken tut elimi
Uykuya dalıp gitsem bile
Bırakıp gitme sakın beni|

İzmir'de bir özel hastanenin ameliyathanesinin önünde bekliyorduk. Aylin abla, amcamlar duyar duymaz ilk uçakla gelmişler. En son hastaneye Burak ve ben gitmiştik. Bilerek oyalana oyalana hazırlanmıştım.

Aylin abla üzgün görünüyordu yani gözünden akan yaşlar bunu belli ediyordu. Yengem, Aylin ablanın yanında teselli veriyordu.

Amcam ve oğlu Furkan bir köşede oturuyorlardı, Cüneyt Bey'in çıkmasını bekliyorlardı.

Burak ve ben el ele herkesten uzak bir köşede koridordaki sandalyelerde oturuyorduk. Kendimi saydığım kişilerin içinden biri olarak hissetmiyordum.

Yoğun bakımdan bir hemşire çıktı ve herkes ayağa kalktı hızlıca. Ben ise yavaşça kalkmıştım gelecek haberleri merak etmiyordum.

Ben ne zaman bu kadar duygusuz olmuştum?

"Cüneyt Kırca çok kan kaybetmiş ve ameliyat hâlâ sürüyor ama kana ihtiyacı var. Kan grubu AB Rh negatif ve zor bulunan bir kan, aranızda bu kan grubu olan var mı?"

Birbirlerine bakmaya başladılar. Oradaki kimse bu kan grubunu taşımıyordu, ben hariç.

"Belinay senin kan grubun ne?" diye sordu amcam.

Ağzımın içinde "AB Rh negatif" diye fısıldadım.

Yanımdaki Burak'ın gözleri bana döndü. Kan vereceğimi düşünüyordu büyük ihtimalle, buradaki herkes gibi.

"O zaman hanımefendi sizi kan alma kısmına alalım" dedi hemşire ama ben kafamı iki yana salladım.

Kanımı vermek istemiyordum. Gerçekten duygusuz biri olmuştum.

"Bize biraz zaman verir misiniz? 5 dakika" diye konuştu Burak hemşireye doğru.

"Tabii ama biraz hızlı olunması lazım" diyen hemşireyi dinlememek için arkamı döndüm ve merdivenlere yöneldim. Dışarı çıkıp hava almak istiyordum.

Bahçeye çıkıp banklardan birine oturdum ve elimle yüzümü kapatarak dirseklerimi bacaklarıma koyarak öne doğru eğildim. Burak saniyesinde arkamdan gelmişti.

"Güzelim" dedi naif bir sesle.

"Biliyorum ne kadar bencil olduğumu düşünüyorsun ama kanımı vermek istemiyorum."

"Hayır hayır bencil değilsin sen. Sadece sana yaptığı şeylerden sonra haklı olarak kanını vermek istemiyorsun ama bak Allah korusun eğer şimdi ona kan vermediğin için bir şey olursa bir süre sonra kendini suçlayacaksın, biliyorum seni."

"Durumu çok mu ağırmış? Tam dinlemedim ben" diye sordum.

"Hayati tehlikesi fazlaymış" dediğinde içimi garip bir üzüntü kapladı.

Aylin ablanın karnındaki bebeğe üzüldüm, babasız büyümemeliydi. Eğer ben kan verdiğimde iyi olacaksa o bebek için kan verirdim.

Yavaşça ayağa kalktım benimle birlikte Burak'ta kalktığında içeriye girmeden önce ondan güç almak istercesine ona sarıldım.
Elleri hemen beni sarmıştı ve saçlarımın üstüne bir öpücük bırakmıştı.

Derin bir nefes aldım ve ayrıldım ondan. Vücutlarımız ayrılır ayrılmaz eli elimi bulmuştu ve güç vermek istermişçesine tutmuştu.

Beraber hastaneye girdik ve kan vermek için olan kısma ilerledik.

Yanlış Bir Şeyler Dönüyor /Texting✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin