Barış Belgrad'a gideli iki hafta olmuştur. Anlaştıkları gibi Dicle'yle önemli bir şey olmadıkça konuşmuyorlardır, önemli bir şey olduğundaysa yalnızca mesajlaşıyorlardır. İkinci haftanın sonunda Dicle, Barış'ın ona verdiği uçak biletinin tarihini erkene aldı ve Belgrad'da Barış'ın yanına gitti. Oteline iyice yerleştikten sonra Feris'ten aldığı numaradan Barış'ı burada asiste eden Gonca'yı aradı ve o günkü setin mekanını öğrendi. Set bir piknik alanındaydı o gün ve ormanın içinde olduğu için Dicle bulmakta fazlasıyla zorlandı. Bulduğundaysa öğle arası çoktan bitmiş, sahneler çekilmeye başlanmıştı.
Dicle: Merhaba, sizinle telefonda konuşmuştuk Dicle ben.
Gonca: Merhaba evet hatırladım hoş geldiniz. Şuan Barış Bey bir sahne çekiyor isterseniz karavanına geçip bekleyebilirsiniz.
Dicle: Çok sağ olun ben yönetmenin yanına gidebilir miyim ? Barış'ı uzun zamandır sahne çekerken izlememiştim.
Gonca: Tabi nasıl isterseniz. Burak Bey yönetmenimiz şöyle geçebilirsiniz.
Dicle: Merhaba Burak Bey sizden minicik bir şey rica edebilir miyim ?
Burak: Aa Dicle Hanım değil mi ? Hoş geldiniz tabi buyurun.
Dicle: Acaba sahne bittiğinde bana haber verebilir misiniz ben 'kestik' demek istiyorum da sizin için uygunsa.
Burak: Tabi tabi ben haber veririm size.
Dicle bir süre Barış'ı sahne çekilirken izledi. Gerçekten çok özlemişti onu başka biri olarak izlemeyi. Burak Bey'in kolunu dürtmesiyle Dicle bakışlarını zorla Barış'tan çekip Burak Bey'e yöneltti. Burak Bey, 'şimdi' anlamında başını sallıyordu. Dicle heyecanla Barış'a geri döndü.
Dicle: Kestik !
Barış kulaklarında Dicle'nin sesinin yankılanmasıyla sahne sırasında eline aldığı ingiliz anahtarını yere düşürdü. Onun bu şapşal hali herkesi güldürmüştü. Barış hala olanlara inanamazken Dicle neredeyse yanına gelmişti. Dicle ona yaklaştıkça Barış daha sert yutkunuyordu. Dicle sonunda Barış'ın yanına gelmişti. Hemen boynuna atladı o sarsıntıyla Barış da kendine gelmiş, Dicle'ye sıkı sıkı sarılmıştı.
(tam olarak buradaki gibi bir sarılma ve kiss hayal edin 🤧 1.06 da başlıyor)
Dicle'nin onu öpmesinden sonra Barış alnını Dicle'ninkine dayayıp yaşananları sindirmeye çalıştı bir süre. Etraftaki kalabalığın onlara yaklaştığını görünce ikisi de gözyaşlarını silip kalabalığa döndü.
Burak: Barışçığım biraz ara verelim istersen çok sahne kalmadı zaten 15 dakika ara verelim sonra son bir iki sahneyi çekip dağılırız.
Barış: Tamamdır sağ olun hocam. Gel sevgilim karavana geçelim.
Dicle ve Barış karavana geçip bir süre havadan sudan sohbet ettiler. 15 dakikada derin konulara girmek istememişlerdi.
Burak: Barış set hazır seni bekliyoruz !
Barış: Tamam hocam iki dakikaya geliyorum.
Barış: Sevgilim sen de gel şu ağaçların arasında bir fotoğraf çekip paylaşalım hem Gülin de demişti hayranları yalnız bırakma diye.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DicBar Senaryolar
RomanceDicBar yaşanmamış sahneleri yaşatıyorum ( her bölüm yeni senaryo) ✨🤍