İrem - Barış Yüzleşmesi (2)

651 25 23
                                    

Uzun süren sarılmanın sonunda Dicle yorgun düşmüş ve Barış'ın kollarında uyuyakalmıştı. Barış Dicle'nin uyuduğuna emin olunca başını yavaşça yastığa koydu ve parmak ucunda odadan çıktı. Hiç kimseye haber vermemişti hastanede olduklarını, hemen Kıraç'ı aradı.

Barış: Kıraç sana bir şey söyleyeceğim ama beni bölmeden dinle boşuna stres yapma.

Kıraç: Kötü bir şey mi oldu, ne oldu ? Dicle iyi mi ? Çabuk anlat.

Barış: Kötü mü değil mi sen karar verirsin. Biz hastanedeyiz. Dicle afiş çekiminde fenalaştı.

Kıraç: Ciddi bir şey mi ? Anlatsana !

Barış: Evet ciddi bir şey. Ama kötü anlamda değil.

Kıraç: Doğru düzgün anlatsana ne oluyor ?

Barış: Kıraç, Dicle, şey-ee Dicle hamile.

Kıraç: Ne- ne. He-hemen geliyorum.

Barış: Ajansın yanındaki hastane.

Kıraç cevap vermeden telefonu kapatmıştı. Kıraç'ın bu endişeli hali herkesi germişti. Kıraç'la birlikte herkes çıkmıştı. Şanslarına Ceyda bugün ajansta değildi. Çok sürmeden hastaneye varmışlardı. Kimse neden buraya geldiklerini bilmiyordu. Kıraç hiç konuşmuyordu ama tahmin etmek çok da zor değildi, Kıraç Barış'la konuştuğuna göre belli ki Dicle'ye bir şey olmuştu. Danışmadaki sekretere Dicle'nin odasını sorduktan sonra koşar adım odaya gittiler ve bir hışım kapıyı açtı Kıraç. Barış'ın 'sus' işareti yapmasıyla nefeslerini düzene sokmaya çalıştılar. Barış elini yavaşça Dicle'den çekti ve diğerleriyle dışarıya çıktı.

Peride: Barış'çığım ne oluyor ?

Barış: Dicle afiş çekiminde fenalaştı biz de hastaneye getirdik doktorlar kontrollerini yaptılar.

Ceyda: Eee nesi varmış ?

Barış: Dicle'yle konuşmadan size bir şey söylemem uygun olmaz, kendine gelsin biz bir konuşalım daha sonrasında o anlatmak isterse anlatır.

Emrah: Kötü bir şey mi ? Niye sen anlatmıyorsun ?

Barış: Hayır, hayır, dediğim gibi isterse o açıklar.

Ceyda: İyi biz gidelim o zaman. Kıraç sen geliyor musun ?

Kıraç: Hayır, Dicle'nin iyi olduğunu gözlerimle göreyim öyle geleceğim.

Barış ve Kıraç hariç herkes ajansa dönmüştü. Kıraç ve Barış'sa Dicle'nin yatağının iki yanında oturuyordu. Dicle'nin Barış'ın elinin altında ki eli hareketlenmeye başlamıştı. Yavaşça gözlerini açtı. Sağ elinin üstünde hissettiği ağırlıkla refleks olarak sağında duran Barış'a dönmüştü gülen gözlerle.

Barış: Daha iyi misin sevgilim?

Dicle: İyiyim, ne zaman çıkacağız buradan ?

Barış: Seninle konuşmak isteyen biri var, onunla konuştuktan sonra çıkabiliriz.

Barış'ın lafını bitirmesiyle Kıraç'ın elini Dicle'nin elinin üstüne atması bir olmuştu. Dicle bu sefer de yine aynı şekilde, refleks olarak solunda duran Kıraç'a dönmüştü. Barış, onların göz göze geldiğine emin olduğunca yavaşça, son bir kez Dicle'nin elini okşadı ve çekti, bakışmayı bölmemek için oldukça yavaş hareket ederek odadan çıktı.

Dicle: Senin nereden haberin oldu.

Kıraç: Barış aradı.

Dicle: Ne dedi.

DicBar SenaryolarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin